#Zorkun Yaylası-Atatürk Havaalanı....
Ne alaka değil mi?
Biri,yaklaşık 1600 rakımlı,her tarafı çam ağaçlarıyla kaplı,muhteşem doğası ve havasıyla Osmaniye'nin yaylası;diğeri, çok iyi korunduğu savlanan,transit geçişte dünyanın en önemli havaalanlarından biri.
Dün,Zorkun Yaylasında,kahvede oturan,tavlasını oynayan yaşlılar,pamuk şekeriyle dili kırmızıya boyanmış çocuklar,zararsız dedikodu yapan kadınlar Atatürk Havaalanından kopuk bir yaşamın içindeydi.
Havaalanları,insanları sevdiklerine ulaştırır,sevdiklerinden koparır.Vedalar da yaşanır,sarılmalar da ama aslolan elbette gidişin geri dönüşüdür.
Hasretliklerin bir gün biteceği düşüncesiyle el sallanır gidene.Gidip de dönememek de var biliyorsunuz.Uçak düşebilir en fazla.
Peki,Atatürk Havaalanında öldürülen insanlar için ne düşünelim?
Niye öldü 44 can?
Uçak mı düştü,hava muhalefeti mi oldu;ne?
Gidenlerin,gelenlerin içinde 'Ben geldim;Hadi eyvallah,görüşürüz'diye sarılanlar,gözyaşı dökenler......
44 can bunu yapamadı.Yalnız onlar mı?Geride bıraktıkları sevdikleri....
Hepsi öldü şu anda.
Hani,İzmir'i,3.5 saate indirecek-miş! denen konfetili,balonlu,alkışlı köprüyü açtınız ya!
Hani,o insanları bile bile ölüme gönderdiniz ya!
Hani,sırıta sırıta,bir gurur vesilesiymiş gibi poz verip,manşetlere çıkıyorsunuz ya!
O köprünün ....
Neyse!
Ne alaka değil mi?
Biri,yaklaşık 1600 rakımlı,her tarafı çam ağaçlarıyla kaplı,muhteşem doğası ve havasıyla Osmaniye'nin yaylası;diğeri, çok iyi korunduğu savlanan,transit geçişte dünyanın en önemli havaalanlarından biri.
Dün,Zorkun Yaylasında,kahvede oturan,tavlasını oynayan yaşlılar,pamuk şekeriyle dili kırmızıya boyanmış çocuklar,zararsız dedikodu yapan kadınlar Atatürk Havaalanından kopuk bir yaşamın içindeydi.
Havaalanları,insanları sevdiklerine ulaştırır,sevdiklerinden koparır.Vedalar da yaşanır,sarılmalar da ama aslolan elbette gidişin geri dönüşüdür.
Hasretliklerin bir gün biteceği düşüncesiyle el sallanır gidene.Gidip de dönememek de var biliyorsunuz.Uçak düşebilir en fazla.
Peki,Atatürk Havaalanında öldürülen insanlar için ne düşünelim?
Niye öldü 44 can?
Uçak mı düştü,hava muhalefeti mi oldu;ne?
Gidenlerin,gelenlerin içinde 'Ben geldim;Hadi eyvallah,görüşürüz'diye sarılanlar,gözyaşı dökenler......
44 can bunu yapamadı.Yalnız onlar mı?Geride bıraktıkları sevdikleri....
Hepsi öldü şu anda.
Hani,İzmir'i,3.5 saate indirecek-miş! denen konfetili,balonlu,alkışlı köprüyü açtınız ya!
Hani,o insanları bile bile ölüme gönderdiniz ya!
Hani,sırıta sırıta,bir gurur vesilesiymiş gibi poz verip,manşetlere çıkıyorsunuz ya!
O köprünün ....
Neyse!
Geride, tıpkı daha önceki terör saldırılarında olduğu gibi ölen insanların dramatik öyküleri,gülüşlü fotoğrafları ve giden hayatları kaldı.
Ne zamana sürecek bu durum kadar biliyor musunuz?
Ülkemizde dolanan canlı bombaların istihbaratını alan ve bir şey yapmayan ve kanla beslenen bu insanların yüzünden yeni katliamlar yaşanana kadar.
Reyhanlı,Suruç,Diyarbakır,Ankara,İstanbul.....
Onları da yaşamıştık bir zamanlar ama acı,acıyı katlıyor her geçen gün bu ülkede.
Öldüre öldüre alıştırıyorlar bizi!
Ne zamana sürecek bu durum kadar biliyor musunuz?
Ülkemizde dolanan canlı bombaların istihbaratını alan ve bir şey yapmayan ve kanla beslenen bu insanların yüzünden yeni katliamlar yaşanana kadar.
Reyhanlı,Suruç,Diyarbakır,Ankara,İstanbul.....
Onları da yaşamıştık bir zamanlar ama acı,acıyı katlıyor her geçen gün bu ülkede.
Öldüre öldüre alıştırıyorlar bizi!