24 Mayıs 2023 Çarşamba

 Atölyemden....

❤️
Çalışmayan, üretmeyene ekmek yok biliyorsunuz. 🙂
'Ne kadar iş, o kadar kazanç' dermişim ama külliyen yalan elbette.
İnsanlar, karnını doyuracak ekmeği zor buluyor, sanatı kim ne yapsın?
Malum, seçim var pazar günü.
Bir yandan çalışıyorum, bir yandan da İsmail Küçükkaya 'nın programında Ekrem İmamoğlu' nu dinliyorum.
Radyo gibi geliyor ama aynı anda hem işe hem de ekrana bakacak kadar yetenekli değilim.
Çok akıllı biri ve çok hazırlıklı gelmiş Ekrem İmamoğlu.
İstanbul 'u neden aldığına hiç şaşırmamalı.
Her soruya vereceğiniz akıllıca yanıtlarınız olmalı şu hayatta.
Bir kadın olarak, bir kız çocuğu annesi olarak çok kaygılıyım elbette.
Bu iktidarı istemiyorum.
Hele ki, Hüda-Par ve Yeniden Refah Partisi gibi çağdışı algıyı asla istemiyorum.
Dün, caddede yürüyorum, karşımdan bir genç kız geliyor.
Önce, Suriyeli sandım ama yanındakine akıcı Türkçe konuşurken anladım ki, bizim kadınımız.
Bir kadın, bir genç kız hangi gerekçeyle o kara çarşafın içine kendini sokar?
Akıl tutulması değil mi bu?
Genç kız, tepeden tırnağa kara çarşafa girmişti bu sıcakta.
Burası, kadının erkekle eşit kılındığı Türkiye.
Burası, Afganistan değil, İran değil, Arap coğrafyası değil.
Bu öykünme nedir Allah Aşkına!
Siz!
#Sevgili kadınlar!
Bir erkeğin üçüncü, dördüncü kapatması olmayı mı istiyorsunuz yoksa?
Kimse, dini nikah masalıyla kendini kandırmasın artık.
Resmi nikahlı bir erkeğin ayrı ev açtığı her kadın eş değil, sevgili, metres ya da başka tanımlı kadınlardır.
Bir kadın, bunu kendine nasıl yakıştırır cidden anlamakta zorlanıyorum hatta hiç anlamıyorum?
Ben, çalışıyorum, üretiyorum ve kadınlar gelsin diye çok uğraşıyorum ama gelmiyorlar.
Oysa, üreten kadın güçlü kadındır ama bunu anlatmakta bile çok zorlanıyorum.
Bu ülke, pazartesi gününe aydınlığa çıkmak zorunda.
Herkesi bırakın, kadınlar ve kız çocuklarının geleceği tehlikede.
Sevgili erkekler!
Olmasın elbette ama olur da hayatın gerçeği öldünüz; geride kalan eşiniz ve kız çocuklarınız kedi-köpek eniği gibi sahiplendirilecek erkeklere.
Bunu mu istiyorsunuz?
O halde, aklınızı başınıza önce siz alacaksınız ve oy verirken bunu düşüneceksiniz.
Şimdi, ben işime dönüyorum, sizler de bunu düşünün olur mu?
Bakın, ben üretiyorum, paramı kazanıyorum.
Kadının ürettiği bir ülkeyi istemez misiniz?
Yol arkadaşınızın!
Hayat, daha kolay olmaz mıydı?
Haydi, pazar günü oy vermeye!
Özellikle, seçime gitmeyen 8 milyon.
Haydi!
1 kişi sanatı olabilir

Tüm ifa

21 Mayıs 2023 Pazar

 Bugün Pazar...

En sevdiğim gün. ❤️
'Telafisi olmayan tek şey zaman' derler.
İçinde olsak da, olmasak da hayatın, saatler geçiyor, günler, aylar, yıllar geçiyor, ömür geçiyor.
Aklımızdan geçenle yaşadıklarımız çoğunlukla örtüşmüyor, bir gerçek.
Neleri planlıyor, neleri yapamıyoruz değil mi?
İnsanın, her yaşta beklentileri değişiyor.
Çocukluğumuz...
Hayatımızın en saf hali.
Büyüdükçe, ailemiz, çevremiz, sokaklar bizi değiştiriyor, şekillendiriyor.
Hırslarımız, olur olmaz isteklerimiz, olgunlaşmamış özgüvenimiz başlıyor.
Hayat, içinde pişerek büyümektir.
Hiç kimse, benzerini yaşamadan bir başkasının yaşadıklarını anlayamaz.
İnsanın içinden geçen hayat vardır, bir de içinden geçtiği hayat.
Ve her insanın kendince yazdığı bir öyküsü vardır, iyi- kötü, başarılı-başarısız ama illa ki vardır.
Eskiden, bu öyküleri dinler, haklılık payı bulmaya çalışırdım ama artık yapmıyorum.
Peki neden?
Hayat geçiyor, ben de içinde yaşıyorum.
Her yeni güne, tıpkı bu pazar sabahı gibi, sizler gibi ben de uyanıyorum.
Bir dirençtir yaşamak!
Ve bu dirençle başlamayan hayatlara sanırım katlanamıyorum artık.
Yaş ilerliyor, ömürden eksilenler çoğalıyorken, birilerinin sızlanmalarını dinlemeye, çabasızlığını görmeye belki de dayanmak güç geliyor artık.
Ham olarak dünyaya geliyoruz, yana yana pişiyoruz ve olgunlaşıyoruz.
Hiç kimse, oturduğu yerde kalamaz, kalmamalı.
İnsanın doğasına aykırı değil mi durağan bir yaşam?
Her yeni gün, yeni bir başlangıç değil mi herkes için?
Güneş, her sabah doğmayı bırakıyor mu?
Tomurcuk, açmamak için direniyor mu?
Su, akmamak için bekliyor mu?
Hayat gibi başlıyor her şey, yeniden yeniden...
Sen de başlamalısın aynı dirençle günü yaşamaya.
Her yeni gün, nefes alarak gününü başlatan bir şans sana.
Değerini bilmelisin.
Bak!
Kuşlar ötüyor, baharın kokusu var havada.
Farkında olmazsan, ömründen geçer gider hayat her şekilde ve sen de seyirci kalırsın.
İyi Pazarlar... ❤️