#Anıtkabir'e çocuklar için yapılan oyun parkı,CHP'liler tarafından söküldü.
Bu,yarın yazılacak konu elbette ama,ülkemiz bugünlere nasıl geldi,algı nasıl yerleştiriliyor,hadi bir televizyon dizisi üzerinden gidelim.
Kokuşmuşluk,kolay kabulleniş,sorgulamadan geçen hayat,insanlara'Neler oluyor bize?'sorusunu sordurmaz.
Bir dizi izledim Babam ve Ailesi.
Konunun bir kısmı Adana'da geçiyor.Oyunculuk 1 numara kesinlikle.Özellikle Ceyda Düvenci,inanılmaz bir aldatılan kadın portresi çiziyor.
Ama konumuz kadınlar ve kutsal annelik.
Dizide,Adanalı fabrikatör, Kemal denen yakışıklı erkeğin çocukluk aşkıyla evlenemeyip,onu hamile bırakıp,İstanbul'da,yeni bir kadınla hayatını kurmasını anlatıyor.
İki kadından da ikişer çocuk.....
Ne bereketli bir adam yarabbi!
Her karede ağlak suratlı Adanalı ikinci kadın Ayça Bingöl var.
Çizilen portreye bakarsanız,kadıncağız kilim dokuma evi işletiyor ama hiç evlenmiyor,çocuk büyütüyor,adamın canı isteyince Adana'ya gelişini bekliyor ama cinsellik haşa,aralarında asla yaşanmıyor.
Diziyi,neresinden tutsanız elinizde kalıyor.
Her iki kadınınki de kutsal annelik ama kahraman erkek Kemal.
Bu Kemal,dizide öyle bir yüceltiliyor ki,sanırsınız ki,adam bir melek.
Yahu!
Adam,Adana'da,bir kadını yedeklemiş,İstanbul'da mis gibi yaşıyor.
Her iki kadın da aldatılıyor aslında ama biri kocasıyla yaşarken,diğeri rahibe gibi yaşıyor.
İyi de niye?
Bir kadın,çocuk yaptı diye,evli bir erkeğin yolunu ömür boyu gözler mi?
Bu kadını mazbut yapınca acıyalım mı yani?
Evden işe,işten eve.....
Ama bu,o kadının bir kapatma olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Şu kadınları ne zaman güçlü,kararlı,ikinci eş olmaktan çıkarıp,ağlak suratlı,nikahsız birlikteliğe razı olmayan,güçlü karakterler yaratacaksınız ey senaristler?
Kadının eline erkek eli değdirmemek marifet değil;o kadını arkasına bakmadan,başka hayatlara sürükleyecek öyküler yazmanız marifet.
Erkek Kemal,hayatını yaşasın ama kadın Nilgün evde çocuk büyütsün,kilim dokusun.
Bu mudur hayat?
İkinci kadına biçilen rol bu mudur?
İnsanları buna alıştırırsanız,yarın sizin hayatınız da dizi olur.
Üreyen çocuklar da,Anıtkabir'in bir oyun alanı olmadığını,oraya yalnızca Atasına saygı için gidileceğini öğrenmez!
Kokuşmuşluk,kolay kabulleniş,sorgulamadan geçen hayat,insanlara'Neler oluyor bize?'sorusunu sordurmaz.
Bir dizi izledim Babam ve Ailesi.
Konunun bir kısmı Adana'da geçiyor.Oyunculuk 1 numara kesinlikle.Özellikle Ceyda Düvenci,inanılmaz bir aldatılan kadın portresi çiziyor.
Ama konumuz kadınlar ve kutsal annelik.
Dizide,Adanalı fabrikatör, Kemal denen yakışıklı erkeğin çocukluk aşkıyla evlenemeyip,onu hamile bırakıp,İstanbul'da,yeni bir kadınla hayatını kurmasını anlatıyor.
İki kadından da ikişer çocuk.....
Ne bereketli bir adam yarabbi!
Her karede ağlak suratlı Adanalı ikinci kadın Ayça Bingöl var.
Çizilen portreye bakarsanız,kadıncağız kilim dokuma evi işletiyor ama hiç evlenmiyor,çocuk büyütüyor,adamın canı isteyince Adana'ya gelişini bekliyor ama cinsellik haşa,aralarında asla yaşanmıyor.
Diziyi,neresinden tutsanız elinizde kalıyor.
Her iki kadınınki de kutsal annelik ama kahraman erkek Kemal.
Bu Kemal,dizide öyle bir yüceltiliyor ki,sanırsınız ki,adam bir melek.
Yahu!
Adam,Adana'da,bir kadını yedeklemiş,İstanbul'da mis gibi yaşıyor.
Her iki kadın da aldatılıyor aslında ama biri kocasıyla yaşarken,diğeri rahibe gibi yaşıyor.
İyi de niye?
Bir kadın,çocuk yaptı diye,evli bir erkeğin yolunu ömür boyu gözler mi?
Bu kadını mazbut yapınca acıyalım mı yani?
Evden işe,işten eve.....
Ama bu,o kadının bir kapatma olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Şu kadınları ne zaman güçlü,kararlı,ikinci eş olmaktan çıkarıp,ağlak suratlı,nikahsız birlikteliğe razı olmayan,güçlü karakterler yaratacaksınız ey senaristler?
Kadının eline erkek eli değdirmemek marifet değil;o kadını arkasına bakmadan,başka hayatlara sürükleyecek öyküler yazmanız marifet.
Erkek Kemal,hayatını yaşasın ama kadın Nilgün evde çocuk büyütsün,kilim dokusun.
Bu mudur hayat?
İkinci kadına biçilen rol bu mudur?
İnsanları buna alıştırırsanız,yarın sizin hayatınız da dizi olur.
Üreyen çocuklar da,Anıtkabir'in bir oyun alanı olmadığını,oraya yalnızca Atasına saygı için gidileceğini öğrenmez!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder