#Annem hep derdi ki;'Uçmadan,kaçmaya vakit yok.'
Hayat öyle hızlı akıyor ki,gündemi yakalayamıyorsunuz bile.
Ülkede,böyle siyasi erk bulunduğu sürece,hayatta işler yolunda gitmez,gitmeyecek de.
Kendisini diktatör sanan,her konuda uzman olan! ve tek adamlığa soyunan biri,ülkeyi eline almış oyuncak gibi oynayıp,duruyor.
Sistemi değiştirmeye kalkıyor,değerlerimizle oynuyor,gece düşünde gördüğünü gündüz uyguluyor ve memlekette biri de çıkıp'Sen ne yapıyorsun?Yetkilerin anayasada çizilmiş.Yaptığın her şey anayasa suçu.Bu hakkı sana kim veriyor?'demiyor,diyemiyor çünkü herkesi
'Ya başıma bir şey gelirse'korkusu sarmış durumda.
Toplum sindikçe,bizimkisi şahlandıkça,şahlanıyor.
Böyle gündemin içinde,birden Ali Ağaoğlu haberine takılıyorum.
Hani demiş ya;
“Gecelik ilişkilerden hoşlanmam. Hoşlansaydım İstanbul’da kadın kalmazdı”
Bu adam,aynaya hiç bakmıyor belli ki.Sıfatında bir meymenet varmış gibi,kendini adam sanmış ve bütün kadınların yatağına atlayacağını sanıyor.
Aklını belinden yukarıya taşıyamayan bu tür insanların tek derdi uçkurlarıdır.
62 yaşına gelmiş bir erkek,18 yaşında delikanlı performansında olmayacağına göre,yatağına atabildiği kadınları neyiyle tavlamış olabilir dersiniz?
Cüzdan şişkin adamda.Yatağını süsleyen kadınlara pahalı hediyeler,evler,arabalar,pırlantalar almasa,o gencecik kızların yanında ne işi var?Sıfatına değil,cüzdanına aşık oldukları aşikar.
Antika otomobilleri,sınır tanımayan görgüsüzlüğü,kırmızı karanfili fakir çiçeği sanma cahilliği,kızından küçük sevgilileri,İstanbul'un bulduğu her toprağına diktiği o ucube binalarıyla bir sefil adam Ali Ağaoğlu.
Adam dediğime bakmayın,böylelerine adam demek laf olsun diyedir.
İstanbul'daki bütün kadınları sıraya dizeceğini düşünen bu zata,İstanbullu bütün kadınların dava açması gerekir.Hakaretin başka adı var mı?
Yaşlanma korkusuyla,çıtır kızları cüzdanıyla cezbeden bu zatın yanında hiç olgun bir kadın gördünüz mü?
Anlayın işte nasıl bir mahluk olduğunu.
Kendisini dünyada bulunmaz sanan siyasiler,böyle iş adamlarıyla bu memleket adam olur mu sizce?