29 Ocak 2023 Pazar

 'Yalamak ' sözünü her duyduğumda, bir kadın vardı, ismi de cismi de önemli olmayan; 'Dondurma yalamak fuhuşu artırıyor' demişti.

Hayatında, dondurmayı hiç yalayarak yememiş miydi, ya da, dondurmayı nasıl yiyordu, dişliyor muydu, hüp diye içine mi çekiyordu bilmem ama dondurmayı, bir fantezi aracına dönüştürmek için cidden çok aç kalmış olmalıydı!
Yalamak...
Dondurmayı yalarız, parmaklarımızı yalarız, limon dilimini yalarız, yüzümüzü buruştururuz, bıçağı yalarız ama ayakkabının yalandığını, üstelik el ile yalandığını bu yaşa geldim ilk kez duydum.
Nasıl bir fantezi bu arkadaş?
Dondurma fantezisi bile masum kalıyor bu durumda.
Kadıncağız, hiç değilse içindeki bastırılmış duyguları dondurmayı bahane ederek dışa vurmuştu ama bir erkek, üstelik de, 70 yaşında, üstelik de koskoca Dr., üstelik de bir milletvekili.
.... Kılı olanları duymuştuk, başka başka ayıplı lafları duymuştuk ama bu da, tüy dikti.
Yahu!
Sizler, hangi sürümün icadısınız?
İnsan onuruna yakışır mı bu laflar?
Yaş gelmiş 70'e.
Ne yapacaksın bu saatten sonra?
Yeniden milletvekili mi olacaksın?
Zaten, bütün sülalenin hayatını garanti altına aldın.
Ne istiyorsun daha da, kendini bu kadar rezil ediyorsun?
Böyle insanları şaşkınlıkla, utançla izliyorum.
Hadi, dili anlarım. Yalama konusunda ustalaşır! ama el ile ayakkabı yalamak nasıl bir fantezidir arkadaş?
Dil ile söylemini anlatmış da, eylemini de mi görsek acaba?
Bir denese de, el ile ayakkabı nasıl yalanır, bunu yaparken ne kadar eğilir görsek.
Ayıp yahu!
Bu kadar da olmaz ki!
Böyle biriyle kan bağı olmak, ne bileyim eşi, çocuğu , torunu, yeğeni, dayısı, amcası...
Mahallesindeki bakkal olsam yine utanırdım doğrusu.
'Bal tutan parmağını yalar' dan ayakkabı yalamaya...
İyice kantarın topuzunu kaçırdılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder