17 Ağustos 2016 Çarşamba

#SESİMİ DUYAN VAR MI?
17 Ağustos 1999 depreminin kulağımızda kalan en acı sesiydi.
Resmi rakamlara göre 18 bin insan öldü ama rakamların bunun üstünde olduğundan kimsenin de şüphesi yok,Ülkemizde hangi resmi açıklama doğru ki buna inanalım değil mi?
Zaman aşımı denerek,o çürük binaları yapan ahlaksız müteahhitlerin hepsi aklandı,olan da ölenlere ve yakınlarına oldu elbette.
17 Ağustos depreminde,ben 1000 km uzakta,Zorkun yaylasındaydım.
Bakın o gece biz ne yaşadık:
Gece saat 2.55.O zamanlar bahçemizde tavuklarımız var.Hayvanlar birden deli gibi savrulmaya başladı.Nasıl bağırıyorlardı anlatamam.İlk önce,bahçeye yaban domuzu ya da Gelincik falan girdi sandık.
Hani,açlıktan saldırıyorlar belki diyerek.
Yayladaki köpekler,atlar ve diğer hayvanlar nasıl koro halinde bağırıyorlar inanın bugün gibi aklımda.
Saat 3.05,birden tüm sesler kesildi,elektrikler gitti ve ortalık sanki hiç o an yaşanmamış gibi sustu.
Gecenin karanlığında,el feneriyle bahçeye indim,hiçbir hareket yok,her şey yerli yerindeydi.
Tabi,elektrik de olmayınca hiçbir şeyden haberiniz olmuyor,ta ki sabah gün ağarıncaya kadar.
Komşu geldi ve radyodan duydum İstanbul ve çevresinde deprem olmuş dedi.
Biz yine 'e,ne olmuş,en fazla birkaç bina çatlamıştır modundayız'
Japonya'da 8 şiddetinde deprem oluyor,kimsenin burnu bile kanamıyor ya,bizi de bu kadar teknolojik sanıyoruz o dönemde.
Nerden bilelim çürük binalarda binlerce insanımızın öldüğünü?
Öğlen yayladan döndüm,televizyonu açtım ve.....
Aman tanrım!
Her yer yıkılmıştı.Telefona sarıldım ve İstanbul'daki tüm arkadaşlarımı aradım kaygıyla.
17 Ağustos depremi,arkasında binlerce öykü bırakarak geçti hayatımızdan.
Peki!
Olası bir Marmara depremi bekleniyor uzun zamandır.
Burdan soruyorum belediye başkanına,başbakana,cumhurbaşkanına ve tüm yeşil alanları rant uğruna AVM,cami,ya da rezidanslara veren o güruha:
Diyelim ki deprem oldu.İstanbul'da yaşayanlar nereye toplanacak?
Denizi doldurduğunuz Yenikapı'ya mı,yoksa Topçu Kışlası inadınızla katletmeye kalktığınız Taksim'e mi;nereye toplanacak?
İşte,memleketi parsel parsel satmanın adı budur!
Her yer AVM,her yer rezidans.
Nereye sığınacak bu halk,nereye?
17 Ağustos'da yaşam hakları ellerinden alınan tüm ölenlerimize rahmet diliyorum.
Umarım,diğer tarafta bu çürük binaları yapanlarla,izin verenlerle karşılaşırlar.
Umarım!
Dip not:Hayvanların deprem hassasiyetini sakın yabana atmayın.Cidden çok önsezili oluyor ve tepki veriyorlar.17 Ağustos'da bunu yaşayarak gördük çünkü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder