18 Haziran 2019 Salı

Elimde,Grigory Petrov 'un Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabı var.
Kitap hakkında bir yazı yazacağım ama sonra.
Bu kitabı,umudunu kaybetmiş,yılgınlığa düşmüş,'Bu memleket adam olmaz'diyen herkesin okuması gerekiyor.
Uzun yıllardır,yaşadığım şehirde bir şeyler yapmak için uğraşıyorum.Projeler hazırlıyorum,yetkililerle,kurumlarla sürekli iletişim halindeyim.
Peki neden?
Hiç mi yapacak işim yok ya da,benden başka kimse yok mu da kendimi yorayım değil mi?
Çünkü;bu şehre,gönül borcum var ve elimden geleni yapacağım.
Biraz da kızgın olduğumu belirteyim bu aralar ama o da sonra.
Bir şehri,şehir yapmak için ne gerekir?
Gözlem,araştırma,yerinde tespit,toplumsal fayda bazı ve gelecek nesillere bir iz bırakmak....
Nedenleri çok ama yapacak iş de çok.
Sabah çok erken,ortada kimseler yokken gezintiye çıkarım.
Yurdum insanı ne durumda gözlem yaparım sürekli ve düzeltme yollarını araştırırım.
Tıpkı,insanlar gibi birbirine giren kumruları seyrederim bazen,koskoca Roma İmparatorluğunun sütun başına çiçek diken kadını izlerim bazen;Musluksuz çeşmelerden su içmeye çalışmak da komedidir bazen, çöpün yanında durup da,çöpü dışarı atan,ortalığı kırıp döken ki,biz buna kısaca vandallık diyoruz,üzüntüyle,sinirlenerek,kızarak ama hala çözebiliriz diyerek dolaşıyorum şehri bazen.
Çıkmaz bir sokağın başına DUR-MA tabelası gibidir yolculuk.
O sokaklar çıkılabilecek hale getirilecek!
Önüme çıkanlar olur mu bilmem ama çıkarlarsa da,büyük hata diyorum. 
Bu kentin,MARKA KENT olması için çok çabalıyorum ve başaracağım!
Çünkü;seviyorum,ötesi var mı? 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder