Bugün 1 Mayıs.
Bilindik anlamıyla İşçinin ve Emekçinin Bayramı.
Bir de, Bahar Bayramı ama ülkenin baharı karşılayacak ne enerjisi ne de duygusal ruh hali var.
Ekrem İmamoğlu'ndan başlayarak İBB'ye çökmek için yapılan tutuklamalardan tutun da, KANALİSTANBUL inadına; 20 yaşında hasta öğrenci Esila' dan tutun da, öğrencilere ve gazetecilere kadar önüne kim gelirse emre itaat ediliyor ve gereği de yapılıyor.
Ülkemizde sorun çok, çözümü arayan da ....
Bakacağız artık.
Bir deprem gerçeğiyle yüz yüzeyiz.
Kentlerimiz, çürük bina dolu.
Çözülmesi gereken ilk konu deprem dirençli kentler yapmak olması gerekirken; hükümet tek adama tüm ülkeyi teslim etmek için saçmalamanın bütün yollarını deniyor.
Ama kaybedecekler elbette.
Deprem, sürekli kendini anımsatıyor zaten 6 Şubat'tan bu yana.
Az önce yine deprem oldu.
Peki, biz vatandaşız, ne yapacağız?
Evlerimizi kontrol edecek yeterli mühendis, teknoloji, donanım var mı?
Depremden sonraki toplanma alanları, süreçte halkı barındıracak, besleyecek, koruyacak gerekli önlemler alındı mı?
İşçi Bayramı ve baharı başlatan 1 Mayıs, bunların gölgesinde ne kadar coşkuyla yaşanabilir ki?
Olabildiği kadar, haliyle!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder