13 Mayıs 2014 Salı

Memleketin çivisi iyice çıktı anlaşılan.Kimse,ne yaptığını bilmez oldu.
Bakınız örnekler:Dokunulmazlığı olan bir ana muhalefet partisinin başkanını ifadeye çağırma küstahlığını gösteren ve Edirne'ye atanan cumhuriyet savcısı Mehmet Demir,hazır Haşim Kılıç da,başbakanla ters düşmüşken,fırsat bu fırsat demiş olmalı ki,bağımsız ! bir savcıya yakışmayan açıklamalarda bulunmuş.
HSYK'da 13 paralel yapının hakim ve savcısı varmış.
İyi de,bunları atayan başbakandı zaten.Atarken iyiydi de,Pensilvanya ile ters düşünce mi kötü oldu?
Kendisini eleştiren,sayın Kılıçdaroğlu'nu mahkemeye vermiş üstelik.Görevini yanlış kullanmış ve dava açıyor.Hayret!
Asıl vahim olanı,17 ve 25 Aralık rüşvet operasyonunu,devlete karşı yapılmış bir darbe diye nitelemiş.
Sayın savcı,memleketi soyan,rüşvet alan bakanlara karşı yapılmış bir operasyonu DARBE diye nitelemek hangi aklın ürünü acaba cidden merak ettim.
Bunca yağdanlığın bir karşılığı olacaktır elbette.Bekleyip göreceğiz.

Kemal Unakıtan.....
Eski Maliye Bakanı . Hani,kuş gribi masalıyla bütün tavukların diri diri yakılıp,oğlunun,mısır ithalinden köşeyi dönmesi için tek gecelik yasa değişikliği yaptıran zat.
Yedikleri az gelmiş olmalı ki,şimdi de Tuzla'daki HAZİNE ARAZİLERİ bunlara peşkeş çekilmiş.
İstanbul'u,parsel parsel satıyorlar.Ne hazine arazisi dinliyorlar ne de halka hizmet anlayışı.
Varsa,yoksa rant ve köşe dönmecilik.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu....
Ki,eski bakan Turhan Feyzioğlu'nun TORUNUDUR.Bilmeyen cahiller için söyleyelim.
Danıştay'ın kuruluş töreninde, Van Depreminin üstünde 3 koca yıl geçmesine rağmen,halkın hala konteynerlerde yaşamasını,soğuktan ölmesini söylemişti sayın Feyzioğlu.
Başbakanın köpürdüğü bu konuşmanın gerçeği:Van depreminde,TOKİ'nin yaptığı
konutlar,yandaşlara peşkeş çekilmiş ve yoksul halk çaresizlikle baş başa bırakılmıştır.
O konteynerlerde yaşan 14 yaşında bir çocuk zatürreden ölmedi mi?Bez çadırlarda yaşamaya zorlanan insanlar yanmadı mı?
Şimdi unutalım mı bunları?
Bakın;Muş'un bir köyünde insanlar heyelan ile dağılmış evlerde yaşamaya zorlanıyor.
Bu TOKİ ne işe yarıyor?
1999'dan bu yana hepimizden deprem kesintisi yapılıyor.Nereye gidiyor bu paralar?
Başbakanın oğlu,sıcacık evinde,saymaya aklının yetmediği paralarla uğraşırken,VAN'da çocuklar ölüyorsa,ben de isyan ederim.
CHP'li FARUK Loğoğlu'da,başbakandan yana tavır almış ve M.Feyzioğlu'nu kınıyor.
Kendisini şahsen tanırım.İyi bir diplomattır ama belli ki,artık köşesine çekilme ve anılarını yazma zamanı gelmiş anlaşılan.
Başbakanın yandaş aramasına hiç gerek yok inanın.İki Faruk Loğoğlu daha bulsa yeter.
Bu CHP,bir gün kendine gelirse inanın siyasi fikrimi tümden değiştireceğim.
O derece durumu vahim yani. Kadroları gençleştirmeleri ve aydınlık yüzlü insanları CHP'ye katmaları gerekiyor artık.
Yoksa,bu iş zor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder