Atölyemden....

Seçime kaldı 29 gün.

Toplumun ayarları hepten bozuldu hepimiz biliyoruz.Bilmeyenler de ,çöpten kağıt toplayıp, açlıktan nefesi kokarken ,hala ' Reis de reis ' diyenler.

Bu toplumun cehaleti bir yana ,bilinç eksikliği var.

Yaşadıklarından hiç ders çıkarmayı da beceremiyor yurdum insanı.

İnsanlara, sürekli aynı şeyleri izletirsen , beyin sürekli aynı kişiye odaklanır ve kurgusunu hep aynı kişiye yapar.

Devlet Hastanesi'ne yolu düşen var mı?

Hıncahınç hasta dolu hastane.Peki, olması gereken uzman doktorlar nerde, var mı gibi sorular çok mu absürt geldi sizlere?

Doktorlarımız için 'Giderlerse gitsinler ' diyen bir cumhurbaşkanı var bu ülkede .

Anlamadığı bir konu da yok.

'Kadın mıdır kız mıdır ' derken Jinekolog, depremde mühendis, dibe vurdurdukları ekonomide ekonomist oluyor kendisi.

Bu hafta, üç kez devletin hastanesine gitmek zorunda kaldım.

Sabahın köründe kargalarla yola düştüm, hastanede televizyonlar açık.

Hangi kanal ?

Tabii ki, TRT!

Peki, ekranda ne var?

7/ 24 ,R.T.Erdoğan.

Kurtulmak ne mümkün cumhurbaşkanından?

Bir haberden diğerine geçiyor ,hep Erdoğan ,daima Erdoğan.

Vatandaşın beynine Erdoğan 'ı kazımak için TRT ve devletin hastanesi el ele vermiş adeta.

İşimi asla ihmal etmem elbette.

Vernikleri bitirmem gerek, atölyeme genç bir adam girdi.6 çocuğu varmış, karınları açmış, benden ekmek parası istiyor.

Şöyle bir baktım, parayı veren bu adamın oyunu alır.

6 çocuk yapmış, nasıl besleyeceğini asla düşünmemiş , bu cehaletle nereye çeksen oraya gider.

Yerel seçim, işte bunun için çok önemli.

Proje,proje, proje!

Bunun gibiler çalışacak, iş alanı yaratılacak, bir meslek öğretilecek .

İstihdam şart!

Ben, hastaneden koşa koşa işime geliyorsam....

Para kolay kazanılmıyor!

Herkes çalışacak,üretecek ve bu cehaletten kurtulacak.

Doğurdukları kedi eniği değil, insan!

Bunu öğrenecekler.

Evimde, sesini duymaya dayanamıyorum ,kanalı değiştiriyorum ama her yerde karşıma çıkıyor. Bi' kurtulamadık gitti.

Tüm ifadele