14 Temmuz 2020 Salı

#Kadına Yönelik Şiddet ve İstanbul Sözleşmesi...
11 Temmuz'da,TİP Genel Başkanı Erkan Baş,mecliste,
Çoklu Baro tartışması ve oylamasında şunu söylemişti:
-İçinizde teklifi oylarken sadece eli Fethullah'ın eline değmeyenler el kaldırsın.
Son üç günde,9 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ.
Ben de,tıpkı Erkan Baş gibi bir soru sorayım:
-82 milyon nüfuslu ülkemizde,bütün erkeklere soruyorum bu soruyu;
- İçinizde,eşine,sevgilisine,kardeşine,kızına yani bir kadına el kaldırmayan,şiddet uygulamayan birileri var mı?
Kaç erkek,bunların dışındadır?
Eşine,kız arkadaşına,annesine,kardeşine ,kızına küfretmeyen,elini kaldırmayan,şiddetin herhangi bir türünü uygulamayan kaç erkek çıkar?
Şiddet dediğimizde,yalnızca dayak anlaşılmasın.Cinsel,fiziksel,ekonomik,duygusal şiddet türleri de var kadınlara yönelik.
Sabah,İYİ PARTİ'nin grup toplantısında,Ezgi Ulugün isimli bir kadın avukatı izledim.
Kürsüde konuşurken,İstanbul Sözleşmesini geri çekmeye çalışan o erkek kılığındaki herkesten utandım.
İsteyen,o konuşmayı izleyebilir ama ana başlıkları dayak,tecavüz ki,evlilik içindeki tecavüzleri hep es geçiyor toplum; kafasına poşet geçirme,parçalara ayırdığı kredi kartını yutturmaya çalışma,çocuklarını kaçırma,kardeşini vurdurma ve daha yazamadığım şiddet türleri.
Kadın,bir avukat üstelik ve boşandığı kocası için 48 şikayet dosyası oluşturmuş ama muhteşem Türk Adaleti,şiddetin kanıtını yeterince bulamamış olmalı ki,adam her keresinde serbest kalmış.
Ne olmalı?
Bu kadın öldürülünce mi,yargı görevini yapacak?
İki kişi arasında yaşanan şiddetin belgesi,kadın hastaneden rapor almadığı sürece kabul edilmiyor ama İstanbul Sözleşmesinde,kadının beyanı esas.
İstanbul Sözleşmesi,11 Mayıs 2011'de,Avrupa Konseyi tarafından İstanbul'da imzaya açıldı ve Mart 2019 'da, 46 devlet ve Avrupa Birliği tarafından imzalandı.
Peki,nedir bu İstanbul Sözleşmesi?
Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve mücadelesi;şiddeti uygulayanın yargılanması;erkek ve erkek çocuklarının şiddet konusundaki düşüncelerini değiştirmeye yönelik çalışmalar,okullarda,şiddete yönelik eğitici derslerin konması;sivil toplum örgütleriyle çalışmak,sığınma evlerini çoğaltmak ;kadınların,kolluk kuvvetlerine kolayca erişimini sağlamak;din,gelenek,töre,namus diyerek kadına yönelik şiddet bahanelerini ortadan kaldırmak ve uygulayanları cezalandırmak.
Peki,nedir bu kapsama giren suçlar?
-ev içi şiddet (fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik)
- taciz amaçlı takip;
- tecavüz dahil, cinsel şiddet;
- cinsel taciz;
- zorla evlendirme;
- kadınların sünnet edilmesi;
- kürtaja zorlama ve kısırlaştırmaya zorlama.
İstanbul Sözleşmesine karşı çıkan ve iptalini isteyenler,eşlerini,sevgililerini daha rahat dövmek,tecavüz etmek,canı istediği gibi hırpalamak için mi yapıyorlar dersiniz?
Kimler bunlar?
Rezilsiniz,Rezil!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder