Atölyemden...

Bugün, seramik çalışmalarımın bir kısmının sonuna geldim.
Verniklerini atıyorum şu anda.
Heykeltıraş da olmanın yararları elbette.

Hayata nasıl baktığınızın ya da bakmanız gerektiğinin yolunu açıyor bir şekilde.
Sonbahar' ın hüzün renklerinden , kışın üşüten tonuna, ordan da bahara sıçrayan günler...
Nasıl yaptığıma gelince...
Orasını boşverin, atölyeme gelene öğretirim ama kolay değil elbette.
Zaten, ne kolay ki şu hayatta değil mi?
Çınar yaprakları henüz çıkmadı,ben de salamuraya basılmış asma yapraklarını kullandım, iyi de oldu.
Vernikleri kuruyunca kullanıma hazır elbette.
Ama bulaşık makinesinde asla yıkanmaz bunu da belirteyim.
Atölyeme gelenler, her şeyin suyun altına tutulacağını sanıyor da ondandır uyarım.
Bazı özel eşyalar ,yalnızca nemli bir bezle silinir.
Bunları bilmeniz gerekir artık.
Baba mesleğine bulaşmasam olmazdı elbette.

Takılar da yaptım.
Öncelik, her zamanki gibi kızımın.

Vernikleri kuruyunca takıya dönüştüreceğim bugün.
Sanat , insanı iyileştirir.
O kadar uğraşıyorum insanlara,özellikle kadınlara bir şeyleri öğretmek için ama nafile bir çaba benimkisi.
Gelmek isteyen olursa atölyemdeyim elbette ama öncesinden mutlaka bir mesaj yazın.
Yarın açık değilim örneğin , konsere gideceğim.
Bakın, önden haber veriyorum, gelip de dönmeyin diye size saygıdan. 

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder