20 Temmuz 2025 Pazar

 Bugün Pazar....

En sevdiğim gün.❤️
Nazım Hikmet şöyle başlıyor şiirine:
'Bugün yine çok güzelsin hayat
Seni sevdiğimi söylemek geliyor içimden.'
Şiir, pozitif her ne duygu varsa onunla devam ediyor etmesine de;
Keşke, hayat şiirlerdeki gibi umut dolu, şarkılardaki gibi ritmi yüksek, filmlerdeki gibi mutlu son ile bitse ama nerde?
Umudun umutsuzluğa her an karışabildiği, her yeni güne yeni bir 'saçmalık' desem olmaz, 'zırvalık' desem olmaz,' icat ' desem olmaz yada hepsinin toplamı olan, sürprizlere açık ülkemizde, yeni bir güne, yine bir pazar sabahına, yüzünde gülümseme ile uyanmak mümkün mü?
Sanal bir dünyada, bir fanusun içinde yaşayanların dışında, 'Bugün yine çok güzelsin hayat' diye güne başlamak mümkün mü?
Hayatın yükünün omuzlarına bindiği insanlarla örülü bir yerde, hayata olumlu bakmak mümkün mü?
Hani, reklamlarda görüyoruz ya!
Güzel kurulmuş bir kahvaltı masasında toplanmış bir aile. Ekmeğe sürülen labne peynirden tutun da fındık kremasına kadar çeşitlilikte bir sofra...
Reklam iyi de, bir de hayatın acı gerçekleri var ne yazık ki.
Mutlu olmak, aile ile, varlık ile direk bağlantılı.
Kimse kimseyi kandırmasın yoksulluk edebiyatıyla.
Evet!
Şükredecek şeyler de ve elbette ama yetmez, yetmiyor hayata pozitif bakmak için.
Peki, ne yapmalı?
Önce, içinde yaşadığı koşulların, şehrin, ülkenin bir değerlendirmesini yapması gerekir sanırım insanların.
Her şey, ilk adımla başlar çünkü.
Nazım, şiirini şöyle bitiriyor;
Bugün yine çok güzelsin hayat.
Her şeye rağmen.
Hayat, her şeye rağmen güzel elbette. En azından nefes alıyoruz hala ama yetmez.
Yetirmek için bugün bir değişim yap ve bugünü, kendi istediğin bir renge boya.
Özgürce, sorgusuz, hesapsız.
İyi Pazarlar.❤️


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder