Vandallık, düşüncesizlik, sorgulamasız bir hayatın içindeki insanlar yüzünden bu dut ağacı artık yok.

Bu ağacı ben dikmiştim sokağa.

Hani, trafiğin yoğun olduğu bir sokak olsa anlarım da, çıkmaza açılan bir sokağın köşesine dikilmiş dut ağacı kime battı acaba da kesildi?

Ağacı kesmek yerine ıslah etmek daha doğru olmaz mıydı?

Belediye çalışanları kesmiş, yetişemedim ama merak ettim neden kesildiğini ; verdikleri yanıt, birkaç araba park ederken ağaçlar sorun yaratıyormuş, şikayet olmuş, çözüm kökten kesim.

Kim şikayet etti de kesildi acaba?

Sokakta gördüğüm en fazla beş araba var, onlara da park yeri var zaten, neden bu ağaç kesildi?

Bu dut ağacı neden önemliydi?

Kışın dondurucu soğuklarda, diktiğim begonvilleri koruyordu öncelikle.

Sonra da; yoldan geçen insanlar, özellikle çocuklar dut yiyordu.

Çok sıcak havalarda, insanlar altında soluklanıyordu ve en önemlisi de, kuşların besin alanıydı bu dut ağacı.

Üstünde, sayısız serçe, kumru, karga ve güvercin dutları yiyordu.

İnsanoğlunun yaptığı bu vandallığa söyleyecek söz bulamıyorum inanın.

Doğaya düşman, ağaca düşman, börtü böceğe düşman bu insanlar.

Sokakta çok uslu bir köpek var. İnsanlardan o kadar korkuyor ki, gördü mü kaçıyor ve saklanıyor.

Kim bilir ne gördü insanlardan?

İşte, bu köpeği de şikayet etmişler barınağa.

Peki neden?

Ayakkabıları çalıyormuş.

En fazla nereye götürebilir Allah Aşkına da şikayet etmişler?

Kapının dışında ayakkabı çıkarmak mı?

Hani eskiden, apartman kapılarının dışında onlarca çift ayakkabı olurdu.

Siz hala bunu aşamamışsanız, köpek tekini ç-almış çok mu?

Gitti güzelim yetiştirdiğim ağaç.

Sizin hayata bakışınızı da....