7 Haziran 2017 Çarşamba

#Engelli olmak....
Atölyemin önünden tekerlekli sandalyesiyle bir beyefendi geçiyor iki gündür.
Cam kapıdan eserleri görünce ilgisini çekmiş olmalı ki,ayaküstü;bakınız ayaküstü dedim ama ayakta olan benim,o sandalyeye bağlı.
İnsan,gayri ihtiyari konuşuyor bazen.Karşımdaki insanın engeli olduğunu unuttum ve atölyeme davet ettim.
Oysa,kapıdan geçemezdi ki!
Çünkü,atölyemin kapısı,engelli aracın girmesine uygun değildi.
Ağzımdan çıkan sözden utandım ve gülümseyerek vedalaştım beyefendiyle.
Arkasından bakarken,'burası basit bir atölye;peki bedensel ve zihinsel engelli vatandaşlarımız için şehirde yaşam nasıl yaşanıyordu acaba?diye düşündüm.
Kaldırımlar örneğin;engelli araçlar için uygun mu yapılmıştı?
Ya otobüsler,dolmuşlar.....
Görme engelliler için yapılmış bir düzenleme var mıydı şehirde?
Ben,sağlıklı bir insanım.Bir gün engelli olmayacağımın garantisi de yok elbette.
Ben ki,o rezil kaldırımlardan düşerek kolumu incitmişsem,engelli vatandaşlar nasıl kullanacaktı o kaldırımları?
Belediyeler,sağlıklı ya da engelli vatandaşlar için doğru uygulamalar yapıyorlar mı?
Benim yaşadığım şehirde HAYIR!
Kaldırımlarda yürümek için akrobasi yapıyorsam,bisikletini kaldırımda süren çocukların arasından geçmeye çalışıyorsam,bu belediye ne işe yarıyor acaba?
Nerde,bu çocukların-erişkinlerin bisiklet yolu?
Benimkisi de laf işte.Sağlıklı insanlar için yolları buldum da,çocuklar için bisiklet yolu arıyorum.
Ülkemizde,çok fazla bedensel ve zihinsel engelli vatandaş var.
Sokağa çıkamayan,hayatın içinde yer bulamayan bu insanların ve ailelerinin yaşamı ne kadar sağlıklı gider ki?
Bu beyefendiyi görünce,aklıma düşenlerdi bunlar.
Allah yardımcıları olsun.Bu hükümetten de,geçmiş hükümetlerden de ne hayır gördüler ki,bundan sonrası da iyi gelsin?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder