#Nezaket, parayla satın alınmaz, sipariş olmaz içsel bir tutumdur ve aile görgüsünü gerektirir.

Ekrem İmamoğlu....

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı.

Son derece nazik, işini bilen, çok çalışan, kafası sürekli proje üreten, ekibini çok iyi kuran ve hizmet odaklı çalışan bir belediye başkanı.

Projelerini yakından izliyorum ve çok beğeniyorum.

Ekrem İmamoğlu' nun CHP' li olması önemli değil, İşini iyi yapan hangi partiden olursa olsun desteklerim.

Sayın İmamoğlu ,Elazığ' da, depremden zarar gören 'Gazi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi' okul projesinin protokolünü imzalamak için gidiyor Elazığ' a.

Gerekçesi de şu: AK Parti Elazığ Milletvekili Metin Bulut “CHP’liler de bir okul yapsın” deyince, ve talep de gelince protokol imzalamak amaç.

Buraya kadar her şey normal ama ayıp bundan sonra başlıyor.

İBB Meclisi, bakanlık, ve Elazığ Valiliği projeye onay veriyor vermesine de protokolü imzalayacak vali ortada yok.

Belediye Başkanı da zaten ortada yok.

Hadi, belediye başkanı AKP' lidir ve tavır alamaz ama almış olsun, devletin valisi, ne hakla ,hangi devlet terbiyesi ve kurallarıyla orda olmaz?

Valiler, ne zamandan beri hükümetin valisi oldu?

Devletin valisi olmayı becerememiş biri, hangi özelliğiyle Elazığ' a vali olarak atandı diye insan merak ediyor doğrusu?

Liyakat nerde?

Hani, her şey olabilirsin ama ....

Devlet terbiyesi , belli ki bu valiye ulaşmamış.

Biz çocukken, ailemiz bize şunu öğretmişti: Eve gelen misafir ,kapını çalmış içeri girmişse ,ayağa kalkacaksınız, buyur edeceksiniz , elini öpeceksiniz, hatırını soracaksınız ve hemen kahve-çay ikram edeceksiniz.

Misafir ağırlamak böyledir.

Sizi, insan yerine koydu ve geldiyse , o kişiyi değerli kılacaksınız, yok öyle ortadan kaybolmak.

Sayın cumhurbaşkanı, Adana -Lezzet Festivali' ne geldiğinde, Zeydan Karalar nasıl gereğini yaptıysa, herkes yapmalı. Devlet protokolünde, partili- partisiz ayrımı olmaz, olmamalı!

Devlet terbiyesine bir örneği tanık olduğum bir olaydan vereyim:

Muharrem İnce, cumhurbaşkanlığı adayı ve il- ilçe demeden her yeri geziyor.

İzlemek için mitinglere gidiyorum, oy da verdim ama yazık oldu verdiğim oyuma ayrı konu.

Kadirli İlçesinde de miting yapıyor. Coşkulu bir kalabalık falan....

İşte, burda nezaket devreye girdi.

MHP' li Belediye Başkanı Ömer Tarhan , elinde bir buket çiçekle alana geldi ve Muharrem İnce' ye son derece zarif bir tutumdur bana göre, çiçeği verdi, başarılar diledi ve gitti.

Bu, ne Ömer Tarhan' ı küçülttü ne de Muharrem İnce'yi .

Son derece yerinde bir davranıştı ve o dönemde çok beğenmiştim bunu.

Peki, neden ?

İnsanın, hangi partiden olduğu önemli değildir böyle anlarda.

Nezaketli bir tutum sergilemek gerekir- di.

Gereği yapıldı.

Ben, böyle durumlarda da doğrudan yanayım her zaman. Belediye Başkanının MHP' li olması hiç önemli değildi.

Olması gereken ev sahipliğini layıkıyla yapmıştı ,konu bitmiştir.

Elazığ Valisi ve Belediye Başkanı yaptığı nezaketsizlik için hiç pişman olup ' Çok ayıp oldu ' demiş midir?

Bence, dememiştir!

Bunlardaki kafa aynı olunca, adabı muaşeret kurallarını kimde arayacaksın?

Ekrem İmamoğlu, randevu vermeyen bunlardan küçülmez ama o vali ve belediye başkanı notunu aldı.

'Sana vali, kaymakam olamazsın demedim' diye başlar ya o söz.

Tam da budur konu!