15 Kasım 2022 Salı

 'Akıl tutulmasına örnek nedir' diye sorarsanız, 'işte bu derim'.

İstanbul 'a yolu düşen herkes, bir şekilde İstiklal' de yürür.
Taksim girişinden, Tünel'e kadar, sağlı sollu bir kalabalık yürür de yürür.
İstiklal, lüks mağazaların, kiliselerin, resim galerilerinin olduğu, son derece çekici bir caddesidir Beyoğlu'nun.
Artık kalmayan pastaneler, kapatılan sinemalar, eski yapıları ile hoş ve cazibeli bir yoldur, İstiklal.
Öğrencilik yıllarımda, ben de çok gezdim oralarda ve İstanbul'a her gittiğimde, illa ki giderim.
İstiklal'de, bir bomba patladı ve insanlar öldü, yaralandı.
Hani, ülkemizde bir istihbarat birimi var ya!
Yakalanan kadının 5 ay önce Afşin 'den, elini kolunu sallaya sallaya girdiğini, 5 aydır bir tekstil atölyesinde çalıştığını, bir evde kiracı olduğunu biliyorsunuz ama bu insanların, bu ülkede ne işi var - dı, araştırmıyor, patlayan bombanın sorumlusunu beton saksılar ve ağaçlar diye buluyor ve yerlerinden söküyorsunuz.
Allah Aşkına, siz neyin kafasını yaşıyorsunuz?
Ağaçların ne suçu var da, söküyorsunuz?
İşin bir de şu yönü var, acaba hiç aklınıza geldi mi?
O beton saksılar ve ağaçlar olmasaydı, bombanın etkisi ne olurdu?
Betonun bariyer görevi yapması, belki daha çok insanın yaralanmasına engel olmuştur bile.
İstiklal'de girişte, Fransız Kültür Merkezi vardır.
Önündeki ağaçlardaki kuşların şakıması, o caddeye inanılmaz bir güzellik verir.
Gidenler bunu bilir.
Akıl, insanlara verilen en önemli özellik.
Kullanmayı bilirsen, her şeyi çözersin, kullanmayı bilmezsen ağaçları sökersin.
Bir 17 kişi, ayakta duran insanlar ve şunu diyen bir yazı 'İBB görevlileri, ağaç ve saksıları vinç yardımıyla kamyonlara yükleyerek götürdü.' görseli olabilir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder