27 Şubat 2025 Perşembe

 Bu haberi okuyunca, ülkemizdeki ahlaki çöküntünün geldiği noktaya bir kez daha üzüldüm.

Şu insanlardaki dürüstlüğe bakar mısınız lütfen?
İşi erken bitirdi diye anlaşılandan daha az ücreti fatura etmiş usta.
Hem de fatura etmiş inanabiliyor musunuz?
Eve, es kaza bir tamirci çağırsanız sizin de başınıza aynısı gelmiyor mu?
Her yerde 60 TL .olan bir ampulü kendi iş yerinden getirirse 160 TL., işçilik deseniz ki, belki bir duy değiştirecek ya da bir priz....
Ya da, yeni bir musluk takacak!
Ampul değiştirmek, conta ya da musluk başını değiştirmek ya da, lavabo altının tamiri kolay iş, onları ben de yapıyorum ama ustalık isteyen iş için istedikleri parayı duyduğunuzda inanamıyorsunuz.
Bu ustaların, ne kadar ağır işçilik yaptığını cidden anlamıyorum ?
Yarım saat en fazla yaptıkları iş ama nerdeyse evin tapusunu istiyorlar yaptıkları basit tamiratlar için.
Nerde, bir de fatura verecekler ,öyle mi?
Ben daha, evime gelip de iş sonunda fatura veren bir ustaya rastlamadım.
Allah Aşkına, rastlayan var mı?
Haksız kazanç çünkü yaptıkları, neden fatura etsinler, bir de vergisi var çünkü.
Bu ülkede, herkes tutturduğuna...
Balık, ne başı ne kuyruğu....
Her türlü koktu artık ülkemizde.
şunu diyen bir yazı 'Finlandiyalı bir oyun tasarımcısından hizmet aldık. Teslim tarihini belirtti ve 1800 Euro istedi, pazarlıkla 1500 Euro'ya anlaştık. İşi bitirdi, faturayı istedim. "Tahmin ettiğimden daha kısa sürdü" demiş ve 1300 Euro'luk fatura göndermiş. Ağlamıyorum, gözüme medeniyet kaçtı...' görseli olabilir

Tüm ifadeler:

26 Şubat 2025 Çarşamba

 Bugün, arkadaşımız Metin'in Antika Dükkanına gittim.

İnsanın, içinde kaybolduğu tarihi bir yolculuk yaptım desem yeridir.
Bana, fotoğrafta gördüğünüz radyoyu açtı, Sanat Müziği şarkılarını dinledim ama frekans birçok yeri çekiyordu.
Çocukluğuma uzandım bugün.
Babamın da, dükkanımızda böyle bir radyosunu anımsıyorum ama o radyo nereye kayboldu bilmiyorum.
Maziyi anlatan ne çok eşya vardı dükkanda.
Çok eski radyolar, teypler, plaklar, eski deterjanlar, kola şişeleri, daktilolar, pikaplar, oyuncaklar, kutular, fenerler, sandıklar ,hatta Fatma Girik'in ünlü filmi Boş Beşik' in beşiğinin aynısı vardı ...
Nasıl anlatsam ki orayı.
Nostalji, eskilik, tarih, anılar, çocukluk, gençlik....
Her şey vardı içerde.
Ben, antikayı sevmem, evime de asla koymam aile yadigârı olmadığı sürece.
Bir başkasının kullandığı eşyayı asla...
Bir gün, Kapalıçarşı'da, Fransız antikası bir ürünü hediye etmeye kalkmışlardı ama kesinlikle almadım çünkü ;sevmem kullanılmış eşyaları.
Ben seçip almalıyım kullanacağım her şeyi.
İstanbul 'da, Feriköy' de Antika Pazarı kurulur, bilenler bilir.
Aklınıza gelecek her şey vardır orda, çok da orijinal parçalar bulunur ama dedim ya, yalnızca gezerim ama almam.
Meraklısı varsa, hem Metin'in dükkanı hem de İstanbul 'a yolu düşenler Feriköy 'deki pazara uğrayabilir.
Ben, radyodan yayılan şarkılarla çocukluğuma döndüm bugün.
Meraklısı varsa ....

Tüm ifade

25 Şubat 2025 Salı

 Ülkemizin en ilginç insanları kesinlikle Karadeniz Bölgesi'nde yaşıyor.

Yaptıkları evler, yaşam alanları ama aynı zamanda çok çalışkan olmalarıyla da dikkat çekiciler.
Belgesel izliyorum, nerdeyse terk edilmiş bir köyde kalan ve okumanın önemini vurgulayan bir ustanın yaptığı bu cami dikkatimi çekti.
Hani, nerdeyse kuş uçmaz kervan geçmez diye tanımlanan bir mesafeye bu cami neden yapılır?
Üstelik, bayır aşağı yapılmış.
Köyde okul var mı acaba?
Kıyaslama için söylemiyorum elbette ama okumak için okula gereksinme var, duayı her yerde öğrenir insan.
Karadeniz insanı, kadını ve erkeğiyle cidden çok çalışkan.
Böyle köyler terk edileceğine, kırsaldaki koşullar iyileştirilse, tarımsal üretim için destek verilse , insanlar üretim odaklı, ürün alım garantili yönlendirilse de, kentten köye dönüş sağlansa olmaz mı?
'Hem üreten hem de tüketen kazanır, kentlere yığılma olmaz ,nüfus dengeli dağılır ' diyeceğim ama nerde bunu düşünecek, uygulayacak hükümetler?
Gemisini yürüten kaptan bu ülkede.

Tüm ifadeler

 Havanın soğukluğunu anlatacak sözcük bulamıyorum şu anda.

Soğuk,
Çok soğuk,
Aşırı soğuk,
Tarifsiz soğuk.... diye listeyi uzatabilirim ama bu, çok soğuk olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Uzun yıllardır, Toroslar' ı , hiç bu kadar karla kaplı görmemiştim doğrusu.
Bulutlarla kar aynı tonda birbirine karışmıştı;o derece yani.
Şiirinde' Beni böyle havalar mahvetti 'diyen Orhan Veli' ye bakmayın lütfen.
Bu havalar, tam da hasta olmalık.
Bu kadar soğuk hava, en son 1992 yılında görülmüş Çukurova'da.
Çok sıcak geçen Ocak ayında çiçek açan meyve ağaçlarının, bugün don vurmuş halini gördüm ve hem ağaçlara, hem de çiftçiye çok üzüldüm.
Küresel ısınma dedikleri de, kapıda belirecek bir felaketin ayak sesi.
Bunları görmemiz gerekiyor artık.

 Sosyal Medya, ciddi bir güç artık.

Aslında doğru olan şey, söylenmeden ,yanlışın görerek yapılması , düzeltilmesi ama illa ki ayar vermek gerekiyor insanlara.
Bir süre önce görmüştüm bu petrol istasyonundaki yırtılmış bayrağımızı ve haber yaptım elbette.
Bir ulusu ulus yapan unsurlardan biridir Ay- Yıldızlı bayrağımız ve hiç kimse, hiçbir kurum saygısızlık edemez-di.
Tesadüf, aynı yerden geçiyordum ve yenilenmiş bayrağımızı gördüm bugün.
Ben gördüm ve haber yaptım diye değil elbette, yanlışı kendileri de görmüş olmalı ki, yenilenmiş bayrak.
Toplumsal duyarlılığımızı kaybedersek, ülkemizi kaybederiz.
Bunları düşünürken, yanımdan Suriyeli 2 kadın ve boy boy 5 çocuk geçti.
Ülkemiz, nasıl Ortaçağ karanlığına itilmeye çalışılıyor ; işte bu da diğer örneği.
Bunlar, asla gitmeyecek ve başımıza bela olmaya devam edecekler.
Seçimde lazım çünkü ,şu cahiller!

Tüm if