Hava o kadar sıcak ki, sokaktaki hayvanlar bile kendini nereye vuracağını bilmiyor.

Saat, gecenin 3' den bu yana, ismini bilmediğim onlarca farklılıkta kuş sesi var dışarda.

Çok uzaklardan gelen horoz bile güne uyandı ötüyor.

Bu coğrafyada şanstan ne kadar söz edilebilir bilemiyorum ama yine de şu anda öten her hayvan şanslı, çünkü yangınların içinde küle dönmüyorlar.

Gece boyu Çanakkale, Bolu, Edirne, Manisa, Hatay ve Kaz Dağları ve yanan her şehrimizde süren yangınların haberlerini, insanların çaresizliğini, iki yavru köpek ve kaplumbağayı yanmaktan kurtaran o itfaiyecinin mutluluğunu ....

Diyecek çok fazla şey var ama hangi sözcük yerli yerine oturur bilemiyorum artık.

Bir ülke nasıl işgal edilir?

Eskiden, tankla, topla, tüfekle, orduyla işgal edilirdi ama şimdi bunlara hiç gerek yok.

Bir ülkenin doğal varlıklarına göz dkmekle işe başlarsınız.

Önce, eğitimle toplumu cahil bırakırsınız çünkü, okuyan, eğitimli insan sorgulayan, yargılayan insandır.

Tarımı ve sanayiyi ki, birbirine bağlıdır bu iki sektör; bitirir, ülkeyi dışa bağımlı hale getirir, halkın alım gücünü düşürür, karnını doyurmaktan başka bir şey düşünmeyen topluma dönüştürürsünüz.

Tabii, bunları yaparken de, kullanışlı aptallar diye tanımlanan, elinizde oynatacağınız birileri de olmalıdır.

Kafası çalışmayan, önünü sonunu düşünmeyen, her işi kılıfına babalar gibi uyduran bir kitle.

Bunları da yaptınız mı artık önünüz açılmıştır.

O ülkeyi, en çaresiz hale düşürmenin birkaç adımı kalmıştır, doğal dokusu.

Dereleri, akarsuları, dağları, ormanları....

Şu anda yanan Çanakkale örneğin...

61 not ortalaması ve olmayan İngilizcesi ile ODTÜ gibi bir üniversiteyi kazanma zekasındaki biri demiş ki, yeni okuyunca anlıyor insan aslında neler döndüğünü;

Meğer, Çanakkale'de 80 ile 100 Milyon dolarlık zengin altın madeni varmış.

Yani, peşkeş çekilecek yeni sahalar yaratmak hiç zor değilmiş, bir bidon benzine ve bir kibrite bakarmış, değil mi?

Kanadalı şirketlerle yeni anlaşmalar mı yapıldı yoksa; ya da; zeytinliklerini korumak için çırpınan, biber gazıyla tanışan ve yerlerde sürüklenen yaşlı köylü kadınların çaresizliğine yanmış ,boş ağaçsız alanlar bırakarak, yeni maden sahaları mı açılma planı devreye sokuldu?

Yangınlar söndürülebilirse, ya da, artık yanacak orman kalmayınca göreceğiz çıkacak sonuçları.

Saat, gecenin 3' den bu yana dışarda her çeşit kuş ötüyor.

Dedim ya; şanslı kuşlar bunlar, en azından yanmıyorlar hala.

Güzel yurdumun bir yanı yanıyor, vicdanlar kanıyorken, diğer yanı saçını taramakla meşgul.

İsyan edecek ne çok şey var.

Yaşattıklarınızı Yaşamadan Ölmeyin!