Komşularımızla,A.Davutoğlu'nun
Biraz kızarız o kadar.
Mahallemizde,gölgesini bile istemeyen komşularımız da yok değil hani.
Her akşam,sokağın köşesine,sokak hayvanları için yemek ve su koyuyoruz.Bazı komşularımız,bizi belediyeye şikayet etmişler.''Sokağı kirletiyorlar''diye.
Biz,aslında çok ayıp ediyoruz elbette.
Neden,sokaktaki beslediğimiz bütün hayvanlara çatal,bıçak kullanmayı öğretmiyoruz ki?
Hayvanlar,yemek yerken saçıyorlar elbette ama o saçıntıları ertesi gün de serçeler yiyor.
Komşularımız bunu görmüyor olabilir diye hoşgörüyoruz.
Varsın,bizi şikayet etsinler.Bizi asla durdurmayacak, bu girişimler.
Bizim sarı kedi,bu akşam,yemeği az geç kaldı diye,önce sakin,sonra da tiz bir çığlıkla miyavlayarak bize kendini anımsattı örneğin.
Baktı ki,yemek gelmiyor,bizim balkona çıkıp,kapının önünde en mazlum halde rol kesiyordu,kendini acındırarak.
İşte bunlardır hayatı güzelleştiren şeyler.
Hep,komşular mı bizi şikayet edecek?Bende onları şikayet ettim.
Bakınız konu ne?Evimin karşısı okul ve bahçesinde 1955 yılında dikilmiş bir Selvi ağacı var.İçinde yüzlerce de kuş yuvası.
Serçeler,kumrular öyle çok ses çıkarırlar ki......
İşte,bu da öteki komşumuz,bu ağacın kesilmesi için okula baskı yapmış.Neymiş,kuş seslerinden rahatsız oluyormuş.
Cinslik parasıyla mı?
Bunu duyan ben olacağım ve o ağaç koruma altına alınmayacak,öyle mi?
Hemen,Orman İşletmesini aradım.
Müdürle konuştum ve o ağaca bir şey olursa,herkesi suçlayacağımı ve de şikayet edeceğimi söyledim.
Bir orman mühendisinin ağaca kıyması düşünülebilir mi?
Hemen kayıt tuttular ve şikayetimi aldılar.
Nerdeyse,ağacın yanına kamp kuracağım.Ya okul müdürü,bir punduna getirip de ağacı keserse?
Gitti mi gider ağaç.Sonra şikayet etsen ne yazar?
Ağacı sevme,ormanı koruma,kuşlara sahip çıkma,kediyi,köpeği hırpala.....
Yahu! Ne istiyorsunuz doğadan anlamadım ki?
Bunların yetiştirdiği nesillerden ne çıkar Allah aşkına?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder