#CANIM AĞAÇLARIM... :)
11 Kasım'da düzenlenen ağaç dikme etkinliğini anımsayanlar vardır kuşkusuz.
O fidanların milyonlarcası kurudu ne yazık ki.
Hangi akla hizmet,o fidanları kurak bir iklimde,zamansız diktiler üzücü ama uzmanlar haklı çıktı,keşke çıkmasalardı.
Neyse...
Konumuz,benim,ailem adına dikim yaptığım alan.
Burası,Organize Sanayinin sorumluluğunda,tellerle çevrili bir alanda,ağaç dikimine tahsis edilen bir yer.
Ben de,defne,selvi,mavi selvi ve sabun ağacı diktim.
Duydum ki,köylü alana keçilerini sokmuş ve fidanların canına okumuş.
Bugün,koştum alana.Ne de olsa,dünyanın emeği var orda.Orman vasıflı ağaçlara gübre atmayı,dibini çapalamayı,bakım yapmayı,bu etkinlikte fidan diken kaç kişi yapar sizce?
Ben,emek verdiğim şeyin arkasına düşerim ve zarar verenin de canını yakarım elbette.
Adamlarda,sorumluluk yok.Tel çevrili alana,keçiler tellerden atlamayacağına göre,göz yumulmuş belli ki.
Damlama sulama borularını göstermelik serpmişler alana,işlevi yok çünkü;alanda sulama düzeneği yok.
Düşünün;mezarlıktan su taşıyarak can suyunu verdik.Diğer fidanlar,Allaha emanet.
Zaten,çoğu keçilerden,bir kısmı da kuraklıktan kurumuştu.
Böyle mi sorumlu olunur?
Cidden,zıvanadan çıktım bugün.
Kendi emeğimi bıraktım;o fidanlar tohumlardan üretildi,alanlar günlerce dikime hazırlandı,işçiler günlerce çalıştı,yüzlerce kamyon ülkenin dört bir yanına taşıdı ve binlerce kişi dikim yaptı.
Yazık değil mi,bunlara harcanan emeğe,paraya ve zamana?
Hay sizin yaptığınız işin var ya....
Benim bölgem,elbette diğerlerine göre çok daha iyiydi ama defnelerimden,selvilerimden kuruyanlar var.Sabun Ağaçları hiç kalmamış.
Ne yapayım şimdi,bu organize sanayi yöneticilerini?
Madem,bakamayacaktınız,neden o alana dikime onay verdiniz?
Olmaz ki!
O fidanların milyonlarcası kurudu ne yazık ki.
Hangi akla hizmet,o fidanları kurak bir iklimde,zamansız diktiler üzücü ama uzmanlar haklı çıktı,keşke çıkmasalardı.
Neyse...
Konumuz,benim,ailem adına dikim yaptığım alan.
Burası,Organize Sanayinin sorumluluğunda,tellerle çevrili bir alanda,ağaç dikimine tahsis edilen bir yer.
Ben de,defne,selvi,mavi selvi ve sabun ağacı diktim.
Duydum ki,köylü alana keçilerini sokmuş ve fidanların canına okumuş.
Bugün,koştum alana.Ne de olsa,dünyanın emeği var orda.Orman vasıflı ağaçlara gübre atmayı,dibini çapalamayı,bakım yapmayı,bu etkinlikte fidan diken kaç kişi yapar sizce?
Ben,emek verdiğim şeyin arkasına düşerim ve zarar verenin de canını yakarım elbette.
Adamlarda,sorumluluk yok.Tel çevrili alana,keçiler tellerden atlamayacağına göre,göz yumulmuş belli ki.
Damlama sulama borularını göstermelik serpmişler alana,işlevi yok çünkü;alanda sulama düzeneği yok.
Düşünün;mezarlıktan su taşıyarak can suyunu verdik.Diğer fidanlar,Allaha emanet.
Zaten,çoğu keçilerden,bir kısmı da kuraklıktan kurumuştu.
Böyle mi sorumlu olunur?
Cidden,zıvanadan çıktım bugün.
Kendi emeğimi bıraktım;o fidanlar tohumlardan üretildi,alanlar günlerce dikime hazırlandı,işçiler günlerce çalıştı,yüzlerce kamyon ülkenin dört bir yanına taşıdı ve binlerce kişi dikim yaptı.
Yazık değil mi,bunlara harcanan emeğe,paraya ve zamana?
Hay sizin yaptığınız işin var ya....
Benim bölgem,elbette diğerlerine göre çok daha iyiydi ama defnelerimden,selvilerimden kuruyanlar var.Sabun Ağaçları hiç kalmamış.
Ne yapayım şimdi,bu organize sanayi yöneticilerini?
Madem,bakamayacaktınız,neden o alana dikime onay verdiniz?
Olmaz ki!
Omurga dediğimiz şey,emeklemekten yürümeye başlatan organ.Dik duruşu simgeler.
İnsan,bir kez doğruldu mu,bir daha eğilmez.
Peki,fikir eğriliği olur mu?
Ya da,bir insan,neden çark eder dününden bugüne?
Siyasette,örneklerini çok görüyoruz bunun....
Devamını Görİnsan,bir kez doğruldu mu,bir daha eğilmez.
Peki,fikir eğriliği olur mu?
Ya da,bir insan,neden çark eder dününden bugüne?
Siyasette,örneklerini çok görüyoruz bunun....
Bugün,cidden çok yorucu bir gündü benim için.
Ordan oraya koşturdum durdum.Bazısını hallettim ama bazısı canımı çok sıktı doğrusu.
Hayatta endişe,kaygı,belirsizlik kadar ürkütücü bir duygu yok.
Bu karmaşık duygularımın içinde,aylardır gitmediğim semt pazarına gittim.
Koronavirüs nedeniyle biliyorsunuz,pazarlar da kapanmıştı....
Devamını GörOrdan oraya koşturdum durdum.Bazısını hallettim ama bazısı canımı çok sıktı doğrusu.
Hayatta endişe,kaygı,belirsizlik kadar ürkütücü bir duygu yok.
Bu karmaşık duygularımın içinde,aylardır gitmediğim semt pazarına gittim.
Koronavirüs nedeniyle biliyorsunuz,pazarlar da kapanmıştı....
'Hayatta ben en çok babamı sevdim'
Böyle başlıyor şiirinde Can Yücel.
Böyle başlıyor şiirinde Can Yücel.
En çok babayı sevmek.....
İnsan özlediği, beklediği, birlikte yaşamadığı insanı çok özler elbette....
Devamını Görİnsan özlediği, beklediği, birlikte yaşamadığı insanı çok özler elbette....
Gecenin karanlığı,bütün kirleri saklar ve bütün kentler benzer güzellikte görünür gözümüze.
Üniversitede öğrenciyken,çok sık gelirdim evime.Çok özlerdim ailemi.
O yıllarda,uçaklar böyle 7/24 hizmet vermezdi.Otobüs yolculuğu seçeneği kalırdı geriye.
Ama ben,otobüs yolculuğunu da çok severim....
Devamını GörO yıllarda,uçaklar böyle 7/24 hizmet vermezdi.Otobüs yolculuğu seçeneği kalırdı geriye.
Ama ben,otobüs yolculuğunu da çok severim....
'Bu kente yalnızlık çöktüğü zaman
Uykusunda bir kuş olur ecelsiz
Alıp da başını gitmek istersin
Karanlık sokaklar kör,sağır,dilsiz.'
...Devamını GörUykusunda bir kuş olur ecelsiz
Alıp da başını gitmek istersin
Karanlık sokaklar kör,sağır,dilsiz.'
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder