#Dünden bu yana,bu fotoğraf karesine bakıyorum.
Ülkemiz adına utanç duymanın bir göstergesi aslında bu kare.
Nedir bu fotoğraf karesi derseniz;
Viyana Büyükelçiliğine atanan Ozan Ceyhun'ın,büyükelçilik rezidansında eşine elini öptürdüğü kare bu.
Ülkemiz adına utanç duymanın bir göstergesi aslında bu kare.
Nedir bu fotoğraf karesi derseniz;
Viyana Büyükelçiliğine atanan Ozan Ceyhun'ın,büyükelçilik rezidansında eşine elini öptürdüğü kare bu.
Kimdir bu Ozan Ceyhun dedim ve bakınız kimmiş bu şahıs:
1977 yılında ülkücü Mustafa Erol’un öldürülmesiyle ilgili yurt dışına kaçmış,vatandaşlıktan çıkarılmış ,R.Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla da Viyana'ya Büyükelçi olarak atanmış bu şahıs.
Nerden tutsanız elinizde kalacak haber bu.
Ortada öldürülen bir insan var,yurt dışına kaçmış bu kişi,koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devletini temsilen Viyana'ya atanıyor.
1977 yılında ülkücü Mustafa Erol’un öldürülmesiyle ilgili yurt dışına kaçmış,vatandaşlıktan çıkarılmış ,R.Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla da Viyana'ya Büyükelçi olarak atanmış bu şahıs.
Nerden tutsanız elinizde kalacak haber bu.
Ortada öldürülen bir insan var,yurt dışına kaçmış bu kişi,koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devletini temsilen Viyana'ya atanıyor.
Viyana,Avusturya'nın başkenti ve bir turizm cenneti.Kültür ve tarih açısından çok önemli bir şehir.Mimari dokusunun korunması konusunda da bir örnek kent.
Beethoven ve Mozart'ı yetiştiren,muhteşem vals gösterileriyle tanıdığımız böylesine şık bir şehre atanan böyle bir büyükelçi....
Fotoğrafa bakınca,erkeğin kadına bakışına odaklandım.
Yüzündeki ifade,'Senin sahibinim,sana istediğimi yaptırırım,seni böyle aşağılarım bakışı.
Peki,ya kadına ne demeli?
Kim bilir,kocasının Viyana'ya Büyükelçi olmasına nasıl da gururlanıyordur?
Kolay mı,şu geçmiş ve şu görüntüsüyle Viyana Büyükelçisinin eşini temsil etmek?
Şükran duygusuyla mı elini öpüyor acaba?
Tavandaki işlemelere gözüm takıldı da...
Böylesine zarif bir şehirde,böylesine bir kare sergilemek....
Bize müstahak herhalde bunlar?
Bir kadın olarak,şu kareden utandım doğrusu.
Elini öpüyor yahu!
Ayağını da yıkıyor mudur?
Beethoven ve Mozart'ı yetiştiren,muhteşem vals gösterileriyle tanıdığımız böylesine şık bir şehre atanan böyle bir büyükelçi....
Fotoğrafa bakınca,erkeğin kadına bakışına odaklandım.
Yüzündeki ifade,'Senin sahibinim,sana istediğimi yaptırırım,seni böyle aşağılarım bakışı.
Peki,ya kadına ne demeli?
Kim bilir,kocasının Viyana'ya Büyükelçi olmasına nasıl da gururlanıyordur?
Kolay mı,şu geçmiş ve şu görüntüsüyle Viyana Büyükelçisinin eşini temsil etmek?
Şükran duygusuyla mı elini öpüyor acaba?
Tavandaki işlemelere gözüm takıldı da...
Böylesine zarif bir şehirde,böylesine bir kare sergilemek....
Bize müstahak herhalde bunlar?
Bir kadın olarak,şu kareden utandım doğrusu.
Elini öpüyor yahu!
Ayağını da yıkıyor mudur?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder