#PORTAKAL ÇİÇEĞİ FESTİVALİ
Nisan ayı geldiği zaman,tüm Çukurova'da portakal çiçeklerinin kokusu başlar.
Bunu,festivale dönüştürmek şahane bir fikirdi elbette.
Hayatımızı güzelleştiren küçük ayrıntıları bulmak da,uygulamak da hiç zor değil aslında.
Bir koku bile,binlerce insanı bir araya getirebiliyor.
Festival demek,eğlence,mutluluk,hep bir ağızdan şarkılar söylemek,hiç tanımadığınız insanlarla el ele tutuşarak oynamak ve elbette ticari bir canlılık demek.
Adana'nın her yeri yalnızca mis gibi portakal çiçeği kokmayacak;kebap kokuları şalgama karışacak,binbir çeşit tatlılar,farklı lezzetlere.
Festival deyince,aklımıza ilk Brezilya'nın Rio Karnavalı geliyor kuşkusuz.
Renk cümbüşü,etkinlikler,danslar,eğlence....
Hayat,bunlarla,böyle güzelliklerle yol bulmalı.
Ülkemizin bütün kentlerinde böyle festivaller,organizasyonlar yapılsa,hem kültürel birliktelik sağlanır hem de ekonomi canlanır o kent için.

Biz de;ÖYKÜ SANAT EVİ olarak,bugün festivaldeyiz.
Çalışma arkadaşlarımızla ,eğlenerek,festival havasını koklayacağız.
Tabii,gelsin kebaplar,baklavalar.... ;)
01 ADANA olmak böyle bir şey.
Ülkemizin en BİRİNCİ KENTİ olmanın keyfini sürüyoruz.
Bu festivali,bir dünya markası haline getirmek gerek.
Önümüzdeki yıllarda,bu da yapılacak eminim.
Tanıdık,tanımadık.....
Festivalde görüşürüz. ;)