#Bugün, günlerden pazar.
Hava, güneşe dönsem mi, yoksa yağmur olup düşsem mi ikileminde.
Sanki, yağmur daha ağır basıyor fikrinde.
Dün, bir kadın çığlığı vardı ekranlarda.
Sandım ki, yine bir kadın cinayeti var ve cenazesi kaldırılıyor, kadınlar isyanda yine ve her zaman çözümsüz bir konu olarak da kalacak bu iktidar sayesinde.
Zavallı kadın, ' Biiiz, köklü bir aileyiz, koskoca İstanbul' da, benim evimden başka ev mi kalmadı? diye bağırınca,
'Vah Vah kadıncağızın evini yıkıyor zalım belediye' dedim.
aaaa bir de ne göreyim; memleketi babalar gibi satan, rüyasında 'Beni, Cleveland' a götürün diye gördüm ' diyen, eskinin maliye bakanı, Kemal Unakıtan’ın eşi değil miymiş? 😉
Kadıncağız, canhıraş bağırıyor evi yıkılıyor diye.
Küçük, büyük ölçekli memlekette ne kadar tavuk üreticisi varsa iflas ettiren, uyduruk bir kuş gribi ki, bütün köylerde tavuk kıranı diye bilinir bu hastalık, tavukları canlı canlı toprağa gömdüren, likit yumurtayla ve bir gecede mısır ithalatı yasasını değiştirerek oğluna köşeyi döndüren Kemal Unakıtan'ın eşi.
Sanırsınız ki, kadının gecekondusu başına yıkıldı.
Üsküdar, Küçükçamlıca’daki 3 villasından birinin çatı katı,,bakınız 3 VİLLASINDAN birinin çatı katı kaçak olduğu gerekçesiyle Üsküdar Belediyesi ekiplerince yıkıldı.
Kadıncağız, kaçak kat çıkmadığını, tadilat yaptırdığını söylemiş ve 'Bu bize yapılır mı?' demiş ama Üsküdar Belediye Başkanı 'Kendisi çatıyı söktüm tamir ettim bahanesiyle kaçak kat attı' dediği zaman
dedim ki :Hey maşallah! Kocası, memleketi tarumar edenlerin bir ayağıydı, tüm aileye sirayet etmiş demek ki, çatı tamiratı deyip, kaçak kat çıkmak da bunlara özgü olmalı. '
Üç villayı, hem de İstanbul' da üç villayı nasıl alır insan?
İstanbul 'da, değil villa, tuvalet yerini bile almak için bir servet öderken, üç villa almak....
Çok mu çalışkanlardı, çok mu üretiyorlardı, çok mu akıllıydı bunlar?
Ama akıllı oldukları kesin, cümle alemi bu kadar aptal yerine koymaya kalktıklarına göre değil mi?
Zavallı kadıncağız, villasının çatısı yıkılmış.
Ne yapar şimdi soğuklarda?
Aç mı, tok mu?
Hava, güneşe dönsem mi, yoksa yağmur olup düşsem mi ikileminde.
Sanki, yağmur daha ağır basıyor fikrinde.
Dün, bir kadın çığlığı vardı ekranlarda.
Sandım ki, yine bir kadın cinayeti var ve cenazesi kaldırılıyor, kadınlar isyanda yine ve her zaman çözümsüz bir konu olarak da kalacak bu iktidar sayesinde.
Zavallı kadın, ' Biiiz, köklü bir aileyiz, koskoca İstanbul' da, benim evimden başka ev mi kalmadı? diye bağırınca,
'Vah Vah kadıncağızın evini yıkıyor zalım belediye' dedim.
aaaa bir de ne göreyim; memleketi babalar gibi satan, rüyasında 'Beni, Cleveland' a götürün diye gördüm ' diyen, eskinin maliye bakanı, Kemal Unakıtan’ın eşi değil miymiş? 😉
Kadıncağız, canhıraş bağırıyor evi yıkılıyor diye.
Küçük, büyük ölçekli memlekette ne kadar tavuk üreticisi varsa iflas ettiren, uyduruk bir kuş gribi ki, bütün köylerde tavuk kıranı diye bilinir bu hastalık, tavukları canlı canlı toprağa gömdüren, likit yumurtayla ve bir gecede mısır ithalatı yasasını değiştirerek oğluna köşeyi döndüren Kemal Unakıtan'ın eşi.
Sanırsınız ki, kadının gecekondusu başına yıkıldı.
Üsküdar, Küçükçamlıca’daki 3 villasından birinin çatı katı,,bakınız 3 VİLLASINDAN birinin çatı katı kaçak olduğu gerekçesiyle Üsküdar Belediyesi ekiplerince yıkıldı.
Kadıncağız, kaçak kat çıkmadığını, tadilat yaptırdığını söylemiş ve 'Bu bize yapılır mı?' demiş ama Üsküdar Belediye Başkanı 'Kendisi çatıyı söktüm tamir ettim bahanesiyle kaçak kat attı' dediği zaman
dedim ki :Hey maşallah! Kocası, memleketi tarumar edenlerin bir ayağıydı, tüm aileye sirayet etmiş demek ki, çatı tamiratı deyip, kaçak kat çıkmak da bunlara özgü olmalı. '
Üç villayı, hem de İstanbul' da üç villayı nasıl alır insan?
İstanbul 'da, değil villa, tuvalet yerini bile almak için bir servet öderken, üç villa almak....
Çok mu çalışkanlardı, çok mu üretiyorlardı, çok mu akıllıydı bunlar?
Ama akıllı oldukları kesin, cümle alemi bu kadar aptal yerine koymaya kalktıklarına göre değil mi?
Zavallı kadıncağız, villasının çatısı yıkılmış.
Ne yapar şimdi soğuklarda?
Aç mı, tok mu?
Aklımda, canlı canlı toprağa gömülen tavuklar....
Ahı tuttu, ahı!
Ama bunlar için ne ki bir çatı?
Avluda var üç villa.
Biri olmazsa biri.
Ahı tuttu, ahı!
Ama bunlar için ne ki bir çatı?
Avluda var üç villa.
Biri olmazsa biri.
Vah vah!
Nasıl üzüldüm bilemezsiniz! 😉
Nasıl üzüldüm bilemezsiniz! 😉
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder