Bakan ve Milletvekili olmak.

Milletvekilliği diye bir meslek bulduk çok şükür.

Hiçbir iş yapmadan, milletin sırtından maaş alarak, işin keyfini sürmek diye bir meslek oldu çoğunluk için

Meclisteki 600 milletvekili ne işe yarıyor diye sorsam, kaçının sesini duyduk bugüne kadar diye sorsam, eminim yanıtınız çok az olacaktır.

Milletvekilliği de, bir zamanların memurlarına söylenen ünlü söz gibi oldu :Salla başı, al maaşı!

Milletvekili...

Adı üstünde, milleti temsil eden kişi.

Bizler, bir insanı neden meclise göndermek isteriz?

Yedi sülalesini güvence altına alsın, hiçbir işe yaramasın, kürsüye çıkıp hiçbir sorunu dile getirmesin, biat etsin, iş takibi yapsın, eş, dost akrabasına alan yaratsın, vatandaştan para alarak iş yapsın diye değil herhalde?

Milletvekilleri, köşeyi dönme aracı oldu artık ülkemizde.

Elin ülkesinde, bir çikolatayı, kendi kredi kartından almayıp, vatandaşın parasını yedi diye istifa eden bakanlar var, bizim ülkemizde ise deveyi tek hörgücü bırakın, katar katar götüren insanlar türedi.

Ormanları talan edeni mi ararsınız, kendi akrabalarına peşkeş çekeni mi ararsınız, iş yapmayıp rant peşinde koşanı mı ararsınız?

Kendi bölgemde, AKP'li, MHP'li, CHP 'li vekiller var örneğin.

Bu vekiller, ne işe yarıyor bilen var mı?

Bölgede, hangi projeyi yaptılar, hangi sorunu çözdüler, hangi kalkınma modelini geliştirdiler gören, duyan var mı?

Hiçbir vasfınız yok, milleti temsil etmek gibi bir kaygınız yok, meclise gidip tıkır tıkır maaş alıyorsunuz.

Daha, meclis kürsüsünde sesinizi duymadık.

Milletvekilliği düşü kuranlar için de geçerli bu durum.

Hangi vasfınızla, hangi birikiminizle milleti temsil hakkı arıyorsunuz acaba?

Bir insanın yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır.

Gerçekten, tuhaf bir ülke olduk. Çoğu kimse, işinin ehli değil.

Muhtar seçmişsiniz, adam ortada yok. Mahalleden haberi yok. İş yapmak gibi bir kaygısı yok ama her ay maaş alıyor.

Milletvekili seçmişsiniz, adamın memlekete bir hayrı yok ama maaş almaya gelince cevvaller mübarek.

Bakanlara gelince...

Bakan nedir?

Olayları seyreden biri değil herhalde?

Konusunda, en yetkin, en hakim, en iyi bilen insanı, meclise gönderdiğimiz insanlardan seçersiniz ki, adaletten, turizme, sağlıktan, eğitime, ülke için en doğru kararları alsın.

Oteller zinciri olan bir Turizm Bakanı, hastaneler zinciri olan bir Sağlık Bakanı, özel okulları olan birini Milli Eğitim Bakanı yaparsanız, o ülkede hiçbir başarı ve gelişmişlik elde edemezsiniz.

Seçilmemiş birilerini bakan atamak da ne oluyor?

Benim seçmediğim biri, birilerinin keyfine göre makama getirilip, kararlar alamaz.

İşte, ülkenin geldiği durum ortada.

Malatya'da, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde 5 bin uyuşturucu hap ele geçirilmiş.

Hani, Mersin Limanında bulunur, anlarız, İzmir' de limanda anlarız, anlamayız ama hadi anlayalım ama Aile ve Sosyal Hizmetler Kurumunda, 5 bin uyuşturucu hapın ne işi var?

Şu CHP' li vekiller de olmasa, bunları duymayacağız.

'Sezar'ın hakkı Sezar'a' diye bir söz var.

Gerçekten de, CHP' nin bazı milletvekilleri çok iyi çalışıyor. Bazılarının da, ismi var cismi yok ama onu da bir dahaki seçimlerde seçmen değerlendirir artık.

Peki, Aileden sorumlu, pek bir becerikli herhalde ki, bu koltuğa oturtulmuş kadın Bakan Derya Yanık ne yapmış?

Bu CHP var ya, bu CHP...

Sanırsınız ki, CHP' nin binasında bulundu bu haplar.

Olayı duyurduğu için CHP' ye kızıyor, iyi mi?

Demiş ki kadın bakan: Basına yansımadan, bu kişinin iş akdi fesih edilmiştir.

Tamam da, sayın bakan, sizin sorumlu olduğunuz bir kurum bu.

O kurumun müdürü, il sağlık müdürü ve siz, istifa etmeyi hiç düşündünüz mü?

Peki, görevden aldınız mı o sorumluları?

İstifa mı,

Görevden almak mı?

Tabii ki hayır!

Ballı kaymak makamlar hiç bırakılır mı?

Seçimler yaklaşıyor.

Proje yapmayan, somut çözümlerle bana gelmeyen hiç birinize oy yok!