18 Kasım 2021 Perşembe

 Bu fotoğraf kareleri, Adana'dan ve çoğunuz için çok da anlamlı gelmeyecek mutlaka ama bu kareler, sabahın körü mü desem, gecenin, sabaha evrilmesine daha çok var mı desem bir zamanı anlatıyor.

Bu karanlıkta, dolmuşlar, servisler, belediye otobüsleri ve özel araçlar caddelerde.
Peki, bu insanlar deli mi de, uykuda olmaları gerekirken yollara düşüyorlar?
Çünkü, işe yetişlemeleri gerek.
Gün, 24 saat. İnsanların, işe ve okula gitme saatleri de belli.
Uykuda olmaları saatler de belli.
Geceleyin yola düşen bu insanların, dinlenmiş bir bedenle güne başlamaları mümkün mü?
Pendereden izliyorum insanları, uyurken yürüyorlar.
Yaz-Kış saati uygulaması, metabolizmanın uyumuna ve gün ışığından daha çok yararlanarak enerjiden tasarruf etmek amacıyla yapılıyor-du.
Eskiden, çok eskiden.
Enerjiyi teslim ettikleri ve enerjiden zerre anlamayan damat, ne zaman ki bakan oldu, gerçekten de, bu konuya Fransız kalarak BAK-tı yalnızca AN-lamak kısmına erişemeden de ortadan kayboldu.
Nerde olduğunu bilen de yok.
Bir rivayete göre, geri gelecek. Bu kez de, memleketin başına böyle saçmalıklar gibi yeni icatlar getirir artık.
Bu, yaz-kış saati uygulamasına 'Dur' diyecek kimse yok mu bu ülkede?
Herkesi perişan ettikleri yetmiyor gibi, lüzumsuz harcanan elektrik harcamasıyla faturalar kabarıyor üstelik.
Cehalet, öngörüsüzlük adına ne derseniz diyin, bu saçmalık bitmeli artık.
Sabah, insanları izliyorum, uyuyorlar inanın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder