Saat 00.4'den bu yana bir kuş ötüyor aralıksız.

Bu kuşun sesini tanıyorum, insana melodi gibi geliyor şakıması.

Normal zamanda, sabaha bu seslerin verdiği gülümsemeyle uyanılır ama normal zamanda.

Mevsimlerin birbirine karıştığı, baharı yaşamadan sıcak yaz günlerine düşerken, birden bastıran zamansız yağmurlar ve fırtınanın eşliğinde, üstüne bir de ülkemizdeki gündemi görünce;

Ne, kuş seslerinin ahengi kalıyor ne de umuda dair bir kırıntı.

Ülkemizde ve dünyada 65 yaş üstüne siyaseti yasaklamazsan...

Burda, aklımdan geçen sözcüğü yazsam, kesin başım belaya girer ama siz anlayın artık!

Dağlarına bahar gelen memleketimden, şehir başına binlerce Suriyelinin düştüğü hale nasıl geldik örneğin?

Peki ya şimdi de, cezaevlerindeki katil, tecavüzcü 50 bin suçlunun toplumun içine salıverilme planı!

Bitmedi!

Gıda fiyatlarındaki korkunç artış!

Tedirgin, korkan, savrulan bir toplum!

Yalnız vatandaş mı?

Savrulan, tepetaklak giden bir Türkiye!

Ne için bütün bunlar?

Ölüm diye bir gerçek var, gerçi bunlara bir türlü uğramayan ama eninde sonunda bunlar da ölecek ölmesine de, ülkemizi bir enkaza çevirerek ...

Neyse...

Burda da tehlikeli sözcüğü kullanmayacağım ama bunu da anlarsınız nasıl olsa!

Emeklinin biri mikrofona diyor ki:' 20 yıldır AKP' ye oy verdim.Reise tapıyordum ama şimdi pişmanım. Ülkeyi mahvettiler.Elim kırılsaydı da...'

Be....

Burda da kullanmayayım!

Bir insanı, bir olayı anlaman için zaman gerekir de, 5 değil, 10 değil, 23 yıldır oy vermişsen, sen tam bir ....

Biplemekten yazıyı yazamıyorum.

'Umut ' diyorum, bir yanım inancını kaybetmiş olsa da...

Dışarda kuşlar, hala kalabilmiş ağaçların dallarında aynı tonda ötüyor.

Kuşlar bile uyandı da;

Sen yahu Sen!

Neden hala uyuyorsun?

Yüzde 31 oy verecek seçmen ne demek hala?

İlhan Şeşen'in de şarkısında dediği gibi:

' Neler oluyor bize,

Bize neler oluyor gülüm'

Dışarda yağmur, insanın içine çoraklık düşer mi?

Bu ülkede düşüyor işte.