25 Ekim 2022 Salı

 Kibarlık ve nezaket üstüne...

Her zaman şikayet ediyoruz, eskiden yaşadığımız her şeyin farklı olduğundan.
Eski bayramlar, eski komşuluk ilişkileri, eski tatlar...
Buraya kadar tamam da, 'eskiye ait iyi şeyleri korumak için sen ne yaptın' diye sormazlar mı insana?
Nesilleri iyi yetiştirmek gerek.
Ailemizden öğrendiğimiz her ne varsa incelik ve nezaket adına, onlara aktarmayı başarırsak yol alır ve şikayet etmeyi keseriz.
Bakın size, nesillere bir hayrı olmayacak örnekler vereyim :
Dün, semt pazarına gittim.
Pazar fiyatlarının uçukluğunu söylemiyorum bile.
Planladığımdan daha fazla alışveriş yaptım, biraz da ağır geldi elimdekiler.
Arabayla gitmeyince böyle oluyor bazen.
Aynı mahalleden biriyle karşılaştım. Alışverişi bitmiş, eve dönüyordu ve pazar arabası da yarıya boştu.
Biz olsak ki, annemizin öğretisidir, komşunun elinden alırız birkaçını ve eve kadar getiririz.
Aynı yere geliyorsunuz çünkü.
'Elinizdeki de ağırmış' dedi ve yürüdü gitti.
Bu düşüncesizlikteki insanların yetiştirdiği çocuklardan ne çıkar?
Basit bir örnek gibi gelebilir ancak; yardım etmek duygusu, o anda düşünmek, algıyı açmak çocuklara öğretilmeli.
Öbür türlü, yürüyüp giden bireylere dönüşürler ilgisiz, nezaketsiz, kaba.
Bu yaşıma rağmen, sokakta, elinde poşetlerle giden birilerini gördüğümde yardım teklif ediyorum ve evine kadar da bırakıyorum.
Ne olmuş yani, zamanım mı gitti, elim mi kirlendi?
Yardım etmek, teşekkür etmek, gülümsemek de parasıyla değil ya!
İnsanın ruhunu okşar bu tür incelikler.
Atölyemin önünde çalışıyorum, küçücük bir erkek çocuğu durdu, bana baktı ve 'Kolay gelsin' dedi.
Bu kadar basit işte, insanın gününün güzel başlaması,
Bu kadar basit.
Nezaketsiz, düşüncesiz, kaba insanlara çok sinirleniyorum.
Yalan değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder