16 Temmuz 2014 Çarşamba

Bu ülkede,işçinin kaderi ölmektir.
İşçi sınıf atlamaz,statü kazanmaz,zengin olmaz.Yalnızca çalışır ve ölür.Yoksa öldürülür mü demeli?
Zeytinburnu ve Denizli'de patlamalar oldu ve insanlar öldü biliyorsunuz.
Bu haberlere yabancı mıyız?
Elbette hayır.Ülkemizde,öylesine olağan bir durum aldı ki,işçi ölümleri,okuyup,geçer olduk.
Bakınız;1947'den bu yana 80 bin kişi,2010'dan bu yana 10 bin 500 kişi ölmüş iş kazalarında.
Peki,son yıllarda inşaatlardan düşen,patlamalarda,yangınlarda,madenlerde ölen binlerce işçinin hesabı soruldu mu?
Elbette HAYIR.Kim sorabilir ki?
Ülkemizde kör,topal yürüyen bir sistem var.Ölen de öldüğüyle kalır ne yazık ki.
Torba yasayı duydunuz sanırım.Hükümetin,içine ne bulursa koyduğu,torba denen ama aslı çuval olan bu uygulamada,akıllarına ne gelirse değişikliğe gidip,insan yaşamını hiçe sayan yaşamı dayatıyor hükümet.
2008 yılından öncesine kadar,bir işyeri açmak istediğinizde SGİl Müdürlüklerinden işletme belgesi alınması zorunluluğu,dolayısıyla denetim varmış.Yani,ne iş yapacaksınız,kuralları bilmek, ibraz etmek zorundaymışsınız.
Peki,AKP hükümeti ne yapmış?
2008'de torba yasanın içine,''50 işçiden az işçi çalıştıran'' iş yerlerine,bu uygulamayı kaldıran maddeyi ekleyivermiş.
Yani,denetim yok,
Türkiye'deki işletmelerin % 98'nin 50'den az işçi çalıştırdığını biliyor muydunuz?
Yani,işverenlerin,işçileri öldürmeleri için davetiye çıkarılmış.
MMO (Makine Mühendisleri Odası) bu yasa yüzünden bu işyerlerini denetleyemediklerini,dolayısıyla bu ölümlerin yaşandığını açıkladı bugün.
Denizli'deki o patlamanın nedeni bulunamaz çünkü denetimi yapılamamış.
Zeytinburnu'ndaki,3 kişinin öldüğü patlamada da denetime izin verilmemiş.
Biri,5. sınıf Tıp Fak.öğrencisi,biri 23 yaşında genç kız,diğeri 2 çocuklu bir baba,eş öldü.
Değer miydi buna?
Yasalara göre,zemin katta LPG tüpü bulundurulması yasakmış.Zeytinburnu'nda,o işyerinde LPG tüplerinin ne işi vardı?
Denetim yapmazsanız elbette olur.
Ülkemizde,bir başıbozukluk,bir aymazlık almış başını gidiyor.
Tahta iskeleden,50 metreden işçiler düşer ölür,normal;bez çadırlarda işçiler yanar,normal;tüp patlar gencecik yaşamlar söner,normal;
İyi de,bunca şey normal ise,anormal olan kim ve ne?
Çalışma Bakanı Faruk Çelik,saçlarını boyamaya ayırdığı zamanı,işçi güvenliği ve sorunlarına ayırsa emin olun bu kazalar önlenir-di.
İşçiler ölüyor,hepimiz seyirciyiz.Elden gelen bir şey de yok,çünkü bizi aşıyor bunlar.
Ne yapılabilir sorusuna gelince.....
Bu adamları bir daha o koltuklara oturtmazsınız olur,biter.
Oy zamanı iyi düşünün,kimi o meclise yolluyorsunuz.
Ama bedava ekmek,bedava kömür,bedava makarnaya tamah ederseniz,okutamadığınız çocuklarınız o atölyelerde,fabrikalarda,işyerlerinde ölecekler.

Yani,İŞÇİSİN SEN,İŞÇİ KAL konumundan asla çıkamayacaksınız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder