15 Temmuz 2014 Salı

İnsanlar ölüyor ama arkalarında bıraktıkları yaşamaya devam ediyor. 
Yıllar oldu anneannem ve dedemi kaybedeli.
Bugün,ikisinin de elleriyle diktikleri,belki 50-60 yıllık portakal,limon,dut,zeytin,incir ağaçlarının olduğu bahçede gezindim.
Çukurova'nın sıcağında hala,dimdik ayaktalar.
Kim bilir ne hayallerle dikildi o ağaçlar.Metrelerce yükseklikteki dut ağacında,benim bile anılarım var.Kaç kez düşme tehlikesi yaşadım bilmiyorum ama düşmedim işte.
Annemin bahçesine baktım biraz da.Annem ve babamın her birimizin adına diktikleri ağaçlar.....
Hala meyve veriyorlar bize.
Hayatımızdan ne çok insan geçti kim bilir?Bıraktıkları anılar,başınızı her çevirdiğinizde size dönüyorsa.....
Ağaçlar gibi bizler de yaşlandık sanırım.
Küçük yaşamlar bizimkisi ama içeriği çok zengin.
Dedemin ve annemin bahçesine baktım.Nedense aklıma Recep Tayyip Erdoğan geldi.
İnsanın,anılarını tazelerken aklına gelecek son isim bile olamaz oysa.
Aklıma,Urla'daki,Kısıklı'daki villalar,her yerden rüşvetle alınmış arsalar,bankalardaki milyon dolarlar,gemiler,yatlar,katlar geliyor.
Bir insan neden bu kadar hırslı olur ki?
Villaları düşünüyorum.Boğaza karşı eşiyle oturup,keyifle bir kahve içmiş midir sayın Erdoğan?
Ya da,odalarında kaç banyo var,varsa da kullanmış mıdır?
Urla'ya gitmeye vakti olur mu dersiniz?Havuzunda yüzer mi,örneğin?
Dünyadaki en kötü duygusu,bir insanın sevilmiyor olması sanırım.Bu ülkede,başbakanı seven kaç kişi çıkar?
Ama insanca seven.Hani,içinizden bir coşkuyla birini seversiniz ya,işte öyle.
Gözlerindeki kin ve nefreti gördünüz mü?
Başbakan,acaba kendini seviyor mudur aynaya baktığında?
Ya da,aynaya bakıyor mudur?
Bizlerin gördüğü aynada,çirkin bir ifade var.Hırs,öfke,delicesine benim olmalı isteği.
Peki değer mi?
Bir gün herkes ölecek.Başbakan da ölecek elbette.Odasına dahi girmeye vakit bulamadığı villalarından tutun da,penceresinden ufka bakmayı beceremediği,kendinden başka insanların da yaşam hakkı olduğunu fark etmeden üstelik.
Toprağa düştüğü zaman cebinde on villa anahtarı olsa ne yazar?
İşine yarayacak mı?
Başbakanı ve onun gibi düşünenleri hiç anlamayacağım sanırım.
Hayat güzelliktir,kendini,insanları mutlu etme çabasındayken ömrü tüketmektir.Nefret duygusuyla da öleceksiniz,arkanızdan gözyaşı dökülecek kadar sevilince de.
Hangisi daha iyi?
Dedemin,anneannemin,babamın ektiği ağaçların dallarına dokundum.Onlar öldü ama ağaçlar dimdik ayakta.
Eğer,bunca anıyorsam hepsini sevdiğim içindir.
Sahi!
Başbakanı da seven ama ta içinin derinliklerinden gelerek seven biri var mıdır?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder