Dünyanın, en iyi 500 Üniversitesi arasında hiçbir üniversitemiz yer almıyorsa, yanıtı belli aslında.

Üniversiteler, içi boş binalara dönüştürüldü.

Tabela üniversitesi, apartman katı üniversitesi açarak mezun edilen gençlerden bilimde, sanatta, sporda ne başarı bekleyeceğiz de, ülkemizi emanet edeceğimiz gençlerimize güveneceğiz?

Sorgulamayan, ne yaptığının bilincinde olmayan, önünü sonunu düşünmeyen gençlikten ne bekleyeceğiz?

Ekrem İmamoğlu, Düzce depremi sonrasında, Düzce' ye gitmiş.

Olumlu bir hareket elbette.

İki genç kız, 'Burası Kartalkaya' değil diyerek, akılları sıra iyi bir şey yaptıklarını sanarak, böyle ahmakça bir soruyla, kendilerine ezberletilen, belki de zafer kazandıklarını düşünerek ergen aklıyla bu soruyu sorduklarında, alacakları yanıtı da hesap etmeleri gerekirdi ama dedim ya, Z kuşağı denen gençliğin bir kısmında sorgulama yetisi yok.

Kitap, gazete, dergi okumuyorlar. Araştırma yapmıyorlar.

Siyaset, sosyo-kültürel yapı, sanatsal oluşumlar, sporda ne oluyor, çoğunun fikri bile yok.

Ekrem İmamoğlu, Düzce 'nin belediye başkanı mı?

Ülkenin cumhurbaşkanı, milletvekili ya da bir bakanı mı?

Ne sorumluluğu var da, Düzce depreminde Kartalkaya' da kayak yapmış da, ne hakla yaparmış da diye sözümona hesap soruyorsunuz zır cahil gençler?

Aklı başında gençlerimiz, doktorlarımız, mühendislerimiz yurt dışına kaçıyor ve en doğrusunu yapıyor.

Burda kalıp da, üç kuruş maaşa talim edip, şiddetle karşılaşıyorlarsa, gitsinler.

Bu ülke, videodaki gençler gibi sorgulama yetisinden yoksun gençlerle doluysa, gitsinler!

Bari, onlar kurtulsun!