5 Aralık 2022 Pazartesi

 İnsanın, önce kendine saygısı olmalı, sonra işine, çevresine.

Kendisine saygısı olan insan, yaptığı her işin sorumluluğunu alır, doğrusunu yapar, başını yastığa koyduğunda rahat uyur.
Tabii, ben böyle düşünüyorum ama hayatımız, işini yalan yanlış yapan ahlaki çöküntü içinde insan dolu.
Cuma sabahı, atölyemde vernik günümdü ve tam 6 saat aralıksız vernik attım biten ürünlere.
Sosyal medyada izlediğimiz videolara sakın aldanmayın. Saatler süren aşamaları vardır bu işlerin ve en başından doğru yapmazsanız, sonu da doğru gelmez.
İşimde, çok titiz olduğum doğrudur. Atölyemde, ben, 'bitti' demeden o iş bitmez, atölyemden dışarı da çıkamaz.
Kendime, mesleğime ve bu işlere para harcayan insanlara saygımdandır bu çabam.
Alınteri ve emekle para kazanmanın huzurunu yaşıyorum elbette.
Bize verilen para, bu ülkenin vatandaşının, çoluk-çocuğunun rızkından kesiliyor.
İşini doğru yapmalı insan ama çoğu yerde görüyorum ki; kılıfını uydurmak da çok kolay toplumda.
Tanıdık, eş-dost, akraba derken vasıfsız, donanımsız, liyakatsız insanlarla dolduruluyor kurumlar.
Yazık, bu vatandaşın cebinden çıkan paralara ama benim anlamadığım, işi yapmadan, üretmeden, öğretmeden, birilerine bir faydan olmadan nasıl rahat olabiliyor çoğu insan?
Bize, ailemiz böyle öğretti de, bunlara aileleri ne öğretti acaba?
Vernik aşaması, işin en son kısmı ve çok önemli.
Akmalara, damla birikmesine, katmanlarına, fırça darbesine çok dikkat etmek gerek.
Vernik atmanın birçok yolu var ama işi iyi bilmezseniz, sprey ya da kompresörle atacağınız vernik, sonu kötü bir maceraya dönüşebilir.
İşimi iyi yaptığımı biliyorum, tevazuya gerek yok ama işini kötü yapan, kendini akıllı sanan, cin fikirli olduğunu düşünenlere de çok sinirleniyorum doğrusu, yalan yok.
Evime çağırdığım ve işini çok kötü yapıp, benden hak etmediği paraları alan ustalara çok kızgınım örneğin.
Bu yazımı da ona istinaden yazıyorum.
Valla, helal etmiyorum. Bu yaştan sonra, işimi bırakıp tesisatçı eğitimi mi alayım? 🤔

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder