25 Kasım 2015 Çarşamba

#Bu akşam,Adana Devlet Tiyatrosunun 'Ayyar Hamza' isimli oyununu izledim.
Seyircimiz,tiyatroyla daha sık buluşunca,oyun izleme kültürü de artıyor.
Eskiden,500 kişilik salonda 250 çocuk olurdu,şimdi yine aynı salonda 20 çocuk vardı ki,buna da şükür.
Gerçi,kundaktaki bebeği getirme alışkanlığı hala değişmemiş ama olsun.
Arada bir bebek ağlayınca,ağzına emziği veriyorlardı. smile ifade simgesi
Her oyun öncesi,biliyorsunuz anons yapılır,telefonları kapatın diye.Eskiden,salonda telefon sesinden durulmazdı,çok şükür o da en aza inmişti artık,üç-beş.
Aslında klasik bir Moliere oyunu dalavere ve cimrilik ön planda ama salondaki seyircilerin biraz saygısızlığı,oyunu interaktif hale getirdi ama seyirci çok anlamadı sanırım.
Örneğin,bir seyirci sürekli cep telefonunu elinde tutunca,oyuncunun ilgisi ona kaydı ve lafı çaktı o kişiye.Umarım anlamıştır sanata saygısızlık yapılmayacağını.
Bir diğeri ise,sahnede oyun var oturup,kalkıyor yerinden.
O da nasiplendi elbette ama sanırım o da anlamadı.
Oysa tiyatroda telefon,hareket,yiyecek asla olmaz.Bir de Selfie (Özçekim )çılgınlığı asla....
Oyun,Molière'in Scapin'in Dolapları adlı eserinden yapılmış bir çeviri.Dekorunu oyunla çok ilintili bulmadım.Spot ışıklarının kullanılması da sıkıntılıydı ama özellikle Ayyar Hamza rolündeki oyuncu çok başarılıydı.
Konusu kısaca,zengin babaların,daha da zengin olmak için oğullarını kendi istedikleri kızlarla evlendirme istekleri ve içinde dönen dolapları anlatıyordu.
Tabi,mutlu sonlu bir öykü yine.
Tiyatro seyircisinin iyice azaldığı günümüzde,bizleri tiyatroyla buluşturan yetkililere çok teşekkür ediyorum şahsın adına.Epeydir tiyatroya gidemiyordum,biraz gülmek iyi geldi doğrusu.
Diliyorum,sanat adına yapılan her türlü etkinlik devam eder.
İstanbul'da,öğrencilik yıllarımda,sahnede Müşfik Kenter,Yıldız Kenter,Can Gürzap,Zafer Ergin gibi dev sanatçıları izleyince özlemi yeniden hissediyormuş meğer.
Çok özlemişim tiyatro oyunlarını.
Emeği geçen herkese teşekkürler. smile ifade simgesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder