11 Temmuz 2017 Salı

#Mevsim geçişleri vardı eskiden.Sonbahar'dan kışa;ilkbahar'dan yaza girerdik bir zamanlar ama şimdi ortada ne geçiş kaldı ne de adı ilk ve son olan bahar.
Kıştan çıkıp,sıcaklara düşüyoruz artık.
Hava,o kadar sıcak,o kadar sıcak ki,hiçbir sözcük anlatamaz ancak yaşamak gerek.
Gazete bugün,çöl sıcaklarının geleceğini yazıyordu.Bundan daha beteri çöl sıcağı nasıl olur ki?
Dahası,nasıl dayanılır?
Küresel ısınmanın getirisi bunlar.Doğayla oynarsan,ekolojik dengeyi bozarsan,ağacı keser,dereleri HES'lere kurban edersen olacağı budur.
Betonlaşma almış başını gidiyor.Buldukları en küçük arsaya bile ev konduran zihniyet bugünlerin sorumlusu.
Bunlara ruhsat veren de,ilgili makamlara partizanlık yaparak adamını yerleştiren de bu sıcaklardan sorumludur.
Elin adamı,ağaç dallarına çip takıyor,bizim adamlar da mevcut ağaçları koruyacaklarına,tepelerini kesip,ortaya ucubelik katmaktan başka işe yaramıyor.
Bunları bize sayıyla mı verdiler diyeceğim ama halkın oylarıyla geliyorlar ne yazık ki iktidara.
Hem şikayet edip hem de oy vermenin adını koyamıyorum doğrusu.
Sokakta,herkesin elinde gazete var.
Siz şimdi bunu'Na kadar şahane bir toplumuz,herkes gazete okuyor'diye algılamayacaksınız elbette.
Adamlar yelpaze yapmış gazeteleri,kendilerince serinlemeye çalışıyor.
Hiç düşünmüyorlar,' neden hava bu kadar sıcak ve neden mevsimler değişti?' diye.
Azıcık,birazcık düşünse;ne lüzumsuz havalimanları yapmak için ağaçlara kıyılacak,ne Arap şeylerine satmak için ormanlar yakılacak ne de klima alamayacak darlığa düşecek ama nerde bizim toplumda o düşünce yeteneği?
Anacığım,nurlarda uyusun hep derdi ki;'Ver yiyim,ört yatim'
İşte,bizim toplum tam da bu.Karnımı doyur,üretmeden yaşamamı sağla,ben de sana oy vereyim.
Hava sıcakmış,küresel ısınmaymış,ormanlarımız yok oluyormuş çok da TIN yani!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder