Yurdum insanının bazı, birçoğunun ne kadar üçkağıtçı olduğunu tatilde yaşadıklarımla örneklemek istiyorum ki, size de yol olsun.

Tümüyle yardım amaçlıdır yazdıklarım, belirteyim.

Küçük bir sağlık sorunu yaşadığım için çok uzağa tatile gitmek istemedim ve en yakın diye arayışa girdim.

Mersin/Kızkalesi'ni hiç görmemiştim; ' Dedim, hadi oraya gideyim.'

Daha doğrusu önerdiler.

Otel konusunda çok titiz olduğum bilinir.

Temizlik, olmazsa olmazımdır.

Oteli çok önerdiler.

Tabii ki, yetinmedim ve sosyal medyadan oteli araştırdım.

Fotoğraflara bakıyorum, temiz ,düzgün bir yere benziyor.

Yorumları okudum, nasıl da beğeniliyor.

Deniz de '2 dakika ' diyor.

Hemen bir dip not: 2 dakika neye göre?

Yürüme mi, araba mı, uçak mı, ne?

Bu arada, denizi de şeytan aldı götürdü kısmındaymış meğer

Yetinmedim ve oteli aradım.' Sezon bitti, size en büyük odayı veriyoruz , rahat edersiniz' dediklerinde nasıl da mutlu oldum anlatamam.

Kolay mı, mis gibi tatil yapacağım.

Ve macera...

Oda bir facia. Pislikten geçilmiyor.

İnternette gördüğüm, çok iyi diye yorumları okuduğum otel bu olamaz.

Yanlış yere mi geldim dedim; ama otel doğru.

Odayı anlatmayayım ama hayal gücünüzün bütün sınırlarını zorlayan lütfen.

Hayatım boyunca her yaz tatile çıkarım ama bu kadar rezil bir otelimsi şeye ilk kez rast geldim.

Odaya istediğim yemeğin ...

Neyse...

Onu hiç anlatmayayım.

Rezil diyeyim, anlayın.

Sabahı zor ettim elbette.

Son darbeyi de kahvaltı yaparken yerdeki hamamböceğiyle yaşadım.

Hiç açmadığım valizimle soluğu şehirlerarası bir otobüste aldım.

Yeni bir otel.

Bembeyaz çarşaflar, tertemiz bir oda, her türlü hizmet...

Ve karşımda deniz.

Demem o ki; sakın ola ki; internetten bakarak otellere kanmayın.

Hele yorumlara asla inanmayın.

O otele gidenler, ya tatil nedir bilmiyor, ya da o yorumları yazanlar otelin kendisi oluyor.

Tatilcileri aldatıyorlar böylece.

Bir kere giren, benim gibi çıkmıyor sanırım.

Başka türlü izahı var mı bu rezaletin?

Hayvanı bağlasan durmaz orda.

Ben bunları yazınca, abarttığımı düşünenler olabilir diye, sabah 04.45' de odayı videoya aldım.

Çünkü hiç uyumadım o pislikte.

Sabah, o parayı ödemesem rüya gördüm sanacağım, o derece yani.

Bir daha, Kızkalesi denen yerin adını bile duymak istemiyorum.

İnsanın, parasıyla rezil olmasının tek gecelik öyküsü bu.

Yine demem o ki; dürüst olun lütfen.

Neden, berbat bir oteli 5 yıldızlı otel diye pazarlıyorsunuz?

Senin otelinin çapı bellidir ve alıcısı da ona göredir.

Elbette tercih nedenidir ama hem sosyal medyada, hem de arandığınızda neden yalan beyanda bulunuyorsunuz anlamıyorum ki?

Ve bildiğiniz yerden şaşmayın.

Hele, internete asla inanmayın.

Neyse ki, sonu iyi oldu.

Ama şuna inanıyorum artık; En güzel tatil, en uzak yerde yaşanıyor.

Sahtekârlığın kitabını yaz deseler;

Her yerdeler, ayrı konu.

Yaşanan her şey insana bir ders.

Bu yazı da kulağınızda kalsın.

Otelin adını yazmıyorum elbette çünkü, sıkıntı çıkarabilirler bana.

Bu saatten sonra uğraşamam bunlarla.

Ama berbat bir deneyimdi, o kadarını söyleyebilirim.

Tam bir AKP zihniyetli otel sahibi, ötesi var mı?