#Bugün, Dünya Barış Günü.
Barış deyince aklımıza, ağzında zeytin dalı taşıyan güvercin gelir.
Bir simgedir ama bugüne kadar işe yaradığı da pek görülmemiştir.
Lisede okurken, karma resim sergisine katılmıştım, ağzındaki zeytin dalıyla mesaj veren güvercinle.
O günlerin üstünden çok zaman geçti.Kuşlar bile zeytin dalını bıraktı umudunu yitirdikleri için.
Barış dedim ama barışın olduğu yerde dostluk vardır, kardeşlik vardır, hayata ve insana saygı vardır.
Dünden bu yana, okuduğum şu habere çok üzülüyorum ve isyan ediyorum. Yayın yasağı gelmeden yazayım istedim.;
Ümraniye'de,ruhsatsız Fıkıh-Der'e ait yatılı kurstaki 6 öğrenci ,tecavüz suçlamasıyla şikâyetçi oldu.

Fotoğraf karesinde, cübbeli, takkeli ve iğrenç ötesi sakallarıyla üç erkek var. Bunlardan biri olan Tarık Bektaş,Sancaktepe'de bulunan 75. Yıl Cumhuriyet Ortaokulu'nda ücretli öğretmenlik yapıyormuş üstelik.
Bu üç kişi, kuran kursunda 20 çocuğa daha cinsel taciz demiyorum, bunun adı tecavüz kardeşim,bu ahlaksızlığı doğru tanımlayın ve olaya da istismar diyerek yanlış algı oluşturmayın.Tecavüz edenlerin isimleri ;
- Ömer Işıktekin
- Hacı Serkan Bektaş
- Tarık Bektaş
Çocukların,bu üç aşağılık müsveddenin ,kendilerine yaptırdıkları iğrençlikleri okudum,okudukça midem bulandı.
Yetmez ama Allah belanızı versin topunuzun!

Bakınız sevgili anne-babalar!
Camilerde, kuran kurslarında, yatılı kalmak zorunda olan, el kadar çocuklara tecavüz ediliyor.
Sizler, hiç mi bunca yaşanan ahlaksız, rezil, aşağılık insan ve olaydan ders çıkarmıyor ve hala ve ısrarla çocuklarınızı bu kurslara gönderiyorsunuz?
Çocuklarınızı, nasıl böyle gözden çıkarıyorsunuz?
Sizde hiç öngörü yok mu?
Kolay mı sahip oluyorsunuz bu çocuklara anlamıyorum ki?
Bu diyanet ve bu din sömürüsü bu ülkede olduğu sürece, çocuklarınızı değil kuran kurslarına göndermek, fanusta saklayın.
Toplumdaki, din adı altındaki sapkınlığın izahı yok artık.

Bugün,Barış Günü ya!
Sana emanet edilen çocuklara bunu yapıyorsan, ne barışı kardeşim!
Alacaksınız, bu üç kişiyi, götüreceksiniz bir dağın başına, orda bırakacaksınız. Kendi cezalarını, kendileri verecekler.
Doğal ölüm.
Bunlar, ıslah olmaz!
Cezaevine koymak da çözüm değil. Nasıl olsa, bir düzenlemeyle üç gün sonra aramıza karışırlar.
Bu aşağılık, reziller kadar, bu kurslara çocuklarını göndermeye devam eden ana-babalar da suçludur.
Kapatın bu kursları, yatılı yatısız hiç fark etmiyor.
İmam hatipler de buna dahil.
Memleketin, aydınlık yetişmiş gençlere gereksinmesi var.
Duayla fasulyenin büyüdüğünü sanan dahi! çocuklara gerek yok.

Lanet olasıcalar!
Her birinizi, bir dağ başına bıraksınlar da, doğa kendi çözümünü kendisi üretsin.