29 Ağustos 2019 Perşembe

#ANIZ YANGINI VE ÇUKUROVA'DA ÇEKİLMEYEN HAYAT!
Yaz aylarının,tam da bu döneminde başlar anız yangınları.Memleket alıştı,köşe bucağın yakılmasına.Biz de,payımıza düşeni alıyoruz çok şükür.
Dağlar yanıyor,ovalar yanıyor.
Sorun büyük ve çözüm bulması gereken siyasiler kulaklarının üstüne yattıkları için ,anız yangınıymış,toprak yanıyormuş,içindeki bütün canlılar yanıyormuş çok da 'TIN 'onlar için.
Bir vatandaş olarak,daha ne yapabilirim,kime başvurabilirim artık bilmiyorum.
Valilikten,kaymakamlığa,İl Tarım Müdürlüğünden Jandarmaya aramadık kurum bırakmadım yıllardır;bütün resmi toplantılarda ısrarla bu konuyu gündemde tutuyorum ama sonuç:Elde var sıfır.
Ekranlardaki haber kanallarına kadar tweet atıyorum günlerdir ama EYT'liler,atanamayan öğretmenler,memura yapılan üç kuruşluk zam haberinden anız yangınlarına sıra gelmiyor bir türlü,sanki önemsizmiş gibi konu.
Bu sorun,yıllardır sürüyor.Nedenlerini,niçinlerini burda sorgulamayacağım ama bölge milletvekilleri ne işe yarıyor ben bilmiyorum.
Eskiden bir tabir vardı memurlar için: 'Salla başı,al maaşı' denirdi.
Bizim vekiller için,'Yan gel yat Osman' desem,hiç de haksız olmam.
Ne işe yarıyor bu vekiller?
Çalışmadan,kafadan tatil yapıp,üstüne de maaş alıyorlar pişkince.
Bölge vekillerinin birinin de,bu anız yangınlarına kafa yorduğunu,meclis kürsüsünde konuşma yaptığını ben duymadım.
Bunları seçip,biz gönderdik hangi parti olursa olsun.
Kabahat bizde kardeşim!
Fotoğraflarda gördüğünüz yerler Adana-Ceyhan,Osmaniye-Kozan-Kadirli güzergahındaki yakılan tarlalar.
Mısır hasadı sonrası,çiftçinin yaktığı saplar yani.
Ortalık toz duman.Havada,ağır bir yanık kokusu ve evlerimize dolan,siyah partiküller.
Çiftçi,yalnızca sapları yakmıyor,toprağın verimli üst tabakası yanıyor,toprağın altındaki sürüngenler yanıyor,kuşlar,böcekler yanıyor.
Havadaki ağır koku,yanan tüm canlıların kokusu.
Biriniz de,bir kurum da,buna ' DUR!' deyin artık.
Planlama yapmadan,çiftçiye destek çıkmadan bu iş bitmez.
Anızın ne olduğunu şöyle anlatayım bir de:Sabah,yatak takımlarını değiştirdim,beyaz çamaşırları ipe astım.

Kapı,pencereyi açmazsanız çok sıcak ama açtığınızda ,bütün yatakların üstü,ipte asılı çamaşırların yüzeyi, yapışmış siyah küllerle dolu.
Boşuna çaba benimkisi,Genzinizi yakan boğucu hava,dayanılmaz yanık kokusu ve küller....
Hava kirliliği,artan sıcaklık değerleri de işin başka boyutu.
Lanet olsun!
Durdurun şu doğa katliamını!
Ne işe yarıyorsunuz?
Oraya saray,buraya cami yapıp,paraları savuracağınıza,çiftçiye destek çıkın o paraları da,tarım kurtulsun.
Yeter artık!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder