11 Ocak 2020 Cumartesi

#Bu fotoğraf karesi gerçek, biliyor musunuz?
Ve bu kare, bana birkaç yıl önce yaşadığım şeyleri anımsattı.
Semt pazarına gitmiştim, kivi satan bir genç vardı ama öyle utana sıkıla 'kivi' diyordu ki, dikkatimi çekti.
Yaklaştım, konuşmaya başladım. Hiç pazarcı gibi değil ne üstü başı ne de konuşması.
Bilgisayar programcısıymış meğer ama iş bulamadığı için pazarda kivi satmaya başlamış yenice.
Utanması gereken o değildi ki, bunca üniversite mezununa iş vermeyen hükümetti.
Biraz daha beriye geldim, bir genç daha vardı domates satan. Öyle bir domates satışı vardı ki;' Ben, buraya ait değilim' diye bağırıyordu.
'Pazarcıya da benzemiyorsunuz' dedim, Tarih Öğretmeniymiş meğer. Ataması yapılmayınca, babasının yanında pazarcılık yapmaya başlamış.
Şeker hastası bir pazarcıyı tanıyorum, oğulları yanında çalışan.
Hadi biri okumamış ama diğeri okumuş ama o da elma, portakal satıyordu.
Evde gazeteler, dergiler, eski bir şeyler birikmişti.
Baktım, sokaktan eskici geçiyor, seslendim.
Yaklaştı, üstü başı ütülü, traşlı bir genç.
Hiç de eskiciye benzemiyordu.
4 yıllık Turizm Otelcilik mezunuymuş. Yabancı dili de var üstelik ama evli, bir de çocuk.....
'İş bulamadım, ne yapayım, çocuk var, eş var, ben de eskicilik yapıyorum' dedi.
Ne kadar tuhaf değil mi öyküleri?
Yıllarca oku, üniversite bitir ama kabus gibi bir hükümet iş başına gelsin ve çaresizlikten pazarda tezgâh aç!
Bu gençlerin, masa başında proje yapması, okulda ders vermesi, turizme katkı sağlayacak bir planın parçası olmaları gerekmiyor muydu?
Hep aklıma, bu gençler geliyor böyle kareleri gördüğümde.
Yazık değil mi, bunca çabalanan yıllara?
Cumhurbaşkanı değil miydi 'Her üniversite bitirene iş bulmak zorunda değiliz' diyen?
Kapatın o zaman, o üniversiteleri.
Neden gençleri bu hale getiriyorsunuz?
Pazarcılık, elbette ayıp değil, alın teriyle para kazanıyor insanlar ama bilgisayar programcısı da kivi satmaz ki!
Hükümetlerin görevi, fabrika kurmaktır, istihdam yaratacak her türlü projeyi yapmaktır, ülkenin kalkınması için tarımdan, sanayiye planlama yapmaktır,destek çıkmaktır.
Kalkınmayı yanlış anlayan bir hükümet var karşımızda. Bir kalkınma yaşanıyor, yaşanmasına da kimlere köşeyi döndürüyorlar, görüyoruz.
Ben de, iki diplomayla, yıllarca işsiz kalmış biri olarak, çok iyi biliyorum ve anlıyorum bu gençleri.
Nasıl da zordur, faturalar geldiği zaman içimizde kopan fırtınalar.
Yaşayan bilir!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder