#Hava, grili bir soğuklukta bugün.
Atölyemi açtım ama pek de bir şey yapma isteğim yok.
Buna rağmen, eksik işleri tamamladım, kurumalarını beklerken kendime bir kahve yaptım, müzik açtım ve atölyeme şöyle bir baktım. Ne çok, el emeği iş var burda,hepsi, ayrı ayrı tasarlanmış, üretilmiş ve satışa sunulmuş!
Emeğin, pazarlığı olmuyormuş, deneyimleyince anlıyor insan.
Maliyet-emek-kär payı dediğinizde, hiç de azımsanmayacak rakamlar çıkıyor karşımıza.

Sokaktan geçenleri izlemeye başladım, camın gerisinden.
Toplum, ne kadar da yoksullaştı son yıllarda.
Bu soğukta, üstleri incecik, ayakları çorapsız kadınlar, çocuklar geçiyor camın önünden.
Yoksulluk, had safhada.

Sabah, haberlere baktım biraz. İran, Irak'taki Amerikan üslerini vurmuş. Muhabir diyor ki: £İran füzelerinin ıskalaması olanaksız. Vurur gibi yapıp, ayar veriyor Trump'a.'
Haklılık payı var kuşkusuz.
Kırmızı bayrak çeken ,öfkeli bir ırkın ıskalaması mümkün mü?
Savaş çıksın istemiyorlar ama gövde gösterisini de yapıyorlar belli ki!
İran'da ise Amerika'nın öldürdüğü Kasım Süleymani için düzenlenen cenaze töreninde, en az elli kişi ölmüş izdihamdan.
Cenazede bile, cenazelerin olması.....
Dünya mı delirdi,bu delileri seçen akıl tutulması yaşayan seçmen mi delirdi bilmem?
Sarı saçlarından kendi sorumlu bir çılgının peşinden, dünya karmakarışık oldu.
Çılgınlık peşinde koşan deliler, her yerde.
Ne petrolmüş!

Avustralya kıtası aylardır yanıyor. Milyonlarca hayvan yandı, yanıyor,insanlar ölüyor.
Avustralya' nın ateşi, tüm dünyayı kuşatmalıyken, küresel iklim değişikliğine bir çözüm aranması gerekirken, 'Dünyanın bütün petrolü benim olmalı' diyen bu ve bunun gibi çılgın projeler peşinde koşanlardan siz de bıkmadınız mı?

Sokağı izliyorum, kahvem de bitti.
Hava, güneşe daha uzun günler dönmeyecek belli ki!