25 Şubat 2019 Pazartesi

#@KucukkayaIsmail adlı kullanıcıya yanıt olarak
Çiftçiye uygulanan devlet teşvikine bir örnek:
Çukurova'nın verimli tarlalarında, Trakya'nın Ayçiçeği etkiliyor artık ama dağa bayıra. Sordum, hasat neden yapılmıyor vakti geçmiş.
Yanıt: Desteği alıyoruz, ürün kaliteli değil, hasat yapmıyoruz, tarlada çürüyor.
Tarım bu halde.
Bu tweeti atmıştım İsmail Küçükkaya'ya.
Hani,şu sözü hepiniz bilirsiniz:
'Bir gün bir kitap okudum, hayatım değişti' der Orhan Pamuk.
Ben de bir tweet attım,meşhur oldum ülkede bir anda.
'Her fani,bir gün meşhur olacak' sözünü ben de yaşadım ne mutlu bana? 
Hakaret içerikli olanları yok sayıyorum elbette ama gördüğüm şu ülkemizde:
Toplum olarak hepten sıyırdık tepeden,tırnağa.
Solcusu dönek,sağcısı yalaka...
Ne olacak bu işin sonu?
Şu sözü okuduğumda,aslında daha somut yargıya varıyorum yaşadıklarımızı izleyince:
'Eğer bir yalanı yeterince uzun, yeterince gürültülü ve yeterince sık söylerseniz, insanlar inanır. İnsanları, bir yalana inandırmanın sırrı, yalanı sürekli tekrar etmektir. Sadece tekrar, tekrar ve tekrar söyleyin... İnsanın düşünememesi liderler için ne büyük şans'
ADOLF HİTLER
Sağa dönüyorsunuz yalan,sola dönüyorsunuz sürekli yalan.
Hadi,biraz bakalım şu olaylara:
Kendisini şahsen de tanıdığım,kahvesini içtiğim,Adana'nın yeniden belediye başkan adayı Hüseyin Sözlü
2014 yılında' Kızıyla, oğluyla hırsızlık yapan Başbakanlar telefonda yakalanmadı mı bu memlekette?
dediğinde ve şimdi devran dönüp de,AKP'nin adayı olunca ne düşünmeliyiz?
Kendisi MHP'lidir üstelik ve bozkurt işareti yapar her toplantıda.
Peki,şimdi ne olacak;bir eliyle bozkurt yaparken,diğer eliyle de Rabia mı yapacak ?
'Polisimi yedirtmem' diyen Süleyman Soylu.
Peki,bu sözü neden demişti?
Çünkü,16 Şubat'ta,bir gösterideki türbanlı genç bir kızın ....
Kızın türbanlı olması,Kabataş yalanını anımsattı bana ama bu gerçekti çünkü,fotoğraflı kanıtı vardı.
O elin,o kızın kalçasında ne işi vardı?
Polise,gösterici dahi olsa bu hakkı kim verdi kardeşim?
Haftaya kadınlar damga vurdu:
Kalçasında el bulan kadın;Onunla röportaj yaptığı için tutuklanan kadın;bu rezilliği savunan AKP'li milletvekili kadın;
Araya da,Süleyman Soylu girdi reklam olarak.
Bunun adı;rezilliktir,kim,hangi gerekçeyi söylerse söylesin.
O kadın,Süleyman Soylu ya da o kadın vekilin bir yakını olsaydı,yine böyle can siperane savunacaklar mıydı?
Bir de sol cenah var ki,evlere şenlik bir açıklama:
DSP Genel Başkanı Önder Aksakal,son seçimde,İYİ PARTİ'ye milletvekillerini vererek meclise girdiren CHP'ye sitem ediyor ve diyor ki:'Bize de verseydiniz vekilleri,biz de mecliste olsaydık.'
Tabela partisi olan DSP,şimdi kıymete bindi ve seçimde AKP'nin diğer ortağı olacak.
Kimse de sormuyor:'DSP diye bir parti vardı sanki bir zamanlar değil mi?' diye.
Önce,toplumda bir kimliğiniz olsun da,sonra size koşanlara kucak açıp,yerel seçimlerde oyları bölün sayın Aksakal.AK da,iyiymiş hani,tam uyuyor.
Tabii, en huni taktıracak haberimiz en sona:
' Tarihi eserler vs. Katar-Türkiye-KİPTAŞ işbirliği ile yıkılıp aslına uygun şekilde inşa edilecek.'
Kim diyor bunu cumhurbaşkanımız sayın Erdoğan.
Katar'dan gelen uçağın sırrını nihayet çözüyoruz değil mi?
Haberi okuyunca,yıkılan Irak,harabeye dönen Afganistan,yakılan,talan edilen ülkelerin tarihi sandım ama bizim ülkemizmiş meğer.
Çıkmış ve tarihin yıkılıp,yeniden inşasını söylüyor.
Adı üstünde;TARİH!
Tarih,yıkılır mı,yıkılırsa tarih olur mu?
Tek huni yetmek,toplum hepten sıyırdı artık.
Bir kez yalana başlar ve sürdürürseniz,bir süre sonra size inanan ve sorgulamayan kitleler olur.
Ülkemizde yaşanan tam da bu!
İnanın,sözcüklerim dolanıyor birbirine artık bunların yaptıklarından.
Yetmedi mi artık bu yalan,dolan?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder