20 Temmuz 2018 Cuma

#Anacığım,nurlarda uyusun hep derdi ki:' Meyve ağacı ekin.Hiç kimse yemezse,kurt-kuş yer.'
Zeytin bahçesi yaptık bu yıl.Çok değil,küçük bir bahçe işte.Bana diyorlar ki;'Ne yapacaksın bu saatten sonra zeytin bahçesini?Sanki,ömrün yetecek mi zeytinleri görmeye?Yarın belli değil ama sen,zeytinlerin bakımıyla yoruluyorsun.'
Dün,bütün gün zeytin bahçesindeydim doğrudur.Ellerim parçalandı aletlerden ama 2 yaşında,daha küçücük fidanların üstünde 3-4 diye verdikleri zeytinleri görmek,hayata tutunma çabasını izlemek,dahası geleceğe bir miras bırakmak öyle güzel bir duygu ki,varsın zeytinleri görmeyeyim,ne gam!
En fazla annemin dediği gibi,kurt-kuş yer.
Amele yanığı dedikleri hale geldim dün ama toprağın kokusu,bir şeye emek vermenin hazzı paha biçilmez.
Çok yoruldum ve sabaha sürünerek uyandım.Kahvaltı hazırlıyorum,dışardan kuşların tuhaf ötüşleri geldi.
Acaba dedim,her gün balkona koyduğum ekmek kırıntılarını mı paylaşamıyorlar?
Ama henüz ekmeklerini koymamıştım.
Balkona çıktım ki,üç serçe kavga ediyor.İki serçe,birini ortaya almış,sırtındaki tüyleri gagaladıkça havaya kaldırıyorlar.
Perişan ettiler birbirlerini anlayacağınız.Gülerek izliyorken aklıma CHP düştü,niyeyse artık! 
Kavga kötü bir şey,hele ağız dalaşı hiç yakışmıyor insanlara.
Kuşlar,hadi kuş akıllı.Aralarında bir kast sistemi var elbette,hiyerarşik bir düzen de.Kavga ettiklerinde bile en fazla ötüşleri yükseliyor ama ya insanlar öyle mi?
Bir partide de,parti başkanı,yardımcıları,danışmanları vs bulunur.
Herkesin bir görevi vardır.Bölgesel sorunların araştırması,analizi,çözüm yolları ve iktidar olma amacı diye sıralayabiliriz.
Herkes,görev tanımını ve seçmene verdiği sözü tutarsa ve ülke sorunlarının adını koyup,geçmişte ve son seçimde nerde hata yapıldı,önümüzdeki yerel seçimlerde nasıl bir strateji izlenmeli ki,büyük kentlerde seçimi kazanıp halkın üzerinde bir güven tazelemesi oluşturulmalı diye düşünecekken,
-Valla, ben başkana saygılıyım,aday olmayacağım ama.....
İşte bu ama diye devam eden tümceler hep tehlikelidir.
Çünkü,o amanın ardında kafadan geçen asıl düşünce yatar.
'Ben istemiyorum ama,istemem yan cebime koysun arkadaşlar ' demek, 'Ben girdiğim seçimde öyle yetersizdim ki,önünü,sonunu düşünmeden davrandım,açıklama yaptım ve başaramadım ama bunlardan gerekli dersi çıkaracağıma,gidip şu partiyi kurultaya götüreyim de,başına geçeyim de....
Diye düşünürseniz ve seçmeni de,partiyi de yeni bir gereksizliğe iterseniz,sonuç;yerel seçimlere de elveda dersiniz.
Şimdi sırası mı kurultayın?
Hatalardan ders çıkarıp,güç birliğiyle seçimlere asılacaklarına kavgaya tutuşuyorlar.
Kuşlar bile bunlardan akıllı inanın.Hiç değilse,bir amaç uğruna çatışıyorlar.
Peki ya CHP,neyin kavgasını çalıyor?
Yalova'dan bir kahraman çıkmaz bunu da böyle bilin!
Gelelim,zeytinlerimize....
Tam da,elimde balta,çıkan bir gereksiz dala vuracaktım ki;Tanrım,ne göreyim:Dibinde bir kırkayak.
Biliyorsunuz ki,bir kırkayak yüzünden 4 aydır ayağımdan çekiyorum.
Diğer ayağımı da feda edemezdim.
Anında bölgeyi terk ettim. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder