29 Temmuz 2018 Pazar

Zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış.
Bugün,kızımla,kavun yatağında vanilyalı dondurma eşliğinde Neşeli Ayaklar- 2 filmini izledik.
Şimdi,alengirli bir isim konunca bir şey sanmayın.Kavunu,ikiye böldüm,çekirdeklerini çıkardım,boşluğa dondurma koydum,isterseniz üstüne çikolata sos,ya da fındık-fıstık ekleyebilirsiniz,hepsi bu.
Özel bir şey değil yani.Füzyon mutfağında böyle abukluklar yapılıyor da,gönderme olsun. 
Animasyon filmler genelde çok iyi oluyor.Buz Devri'ni örneğin,her keresinde aynı keyifle izliyorum.
Neşeli Ayaklar filmini,bu memlekette çocuk,genç,ana-baba demeden herkese izletmek gerekiyor.
Neden mi?
Önce,filmin ana hatlarını özetleyeyim:İmparator Penguenleri,buzulların içinde yaşarken,artık küresel ısınmamı dersiniz,yoksa küresel ısınma mı,buzullar ayrılıyor ve penguenler çıkış yolu bulamadan öylece bekliyor buzulların içinde.
Ta ki;baba ve üç küçük penguen, ayı balıklarından yardım alana kadar.
Film,dostluğu,yardımlaşmayı,hiçbir zaman umudunu kaybetmemeyi ve her zaman bir çıkış yolu aranırsa bulunacağını anlatıyor.
Son dönemde,iyice umudumuzu kaybettik bir gerçek ama aranırsa ve çalışılırsa her zaman bir çözüm bulunabilir diye düşünürken,ekranda Muharrem İnce'yi gördüm.
Veryansın ediyor CHP'ye ve yönetimine.
Sanırsınız ki,rakibi AKP ve sayın Erdoğan değil,CHP.
Sayın İnce'ye sormak isterdim;madem,partideki her yanlışın farkındaydınız da,neden 16 yıldır siyasetin içindeyken bu yanlışların üstüne gitmediniz?
Cumhurbaşkanlığı gitti,CHP'nin başına geçmek mi hedef yani,tam da yerel seçimler geliyorken?
Hani,seçimlerde 50 Bin avukatla YSK'nın önünde olacaktı?
Kendisini,bırakın YSK'nın önünde 50 bin avukatı,gören olmadı.
Hiç,özeleştiri yaptı mı acaba?
İstemem,yan cebime koyun havasında şu anda ama CHP'nin başına geçecek donanımda olduğunu düşünmüyorum.
Halk TV'yi kapattım,çünkü dayanamadım.Birden,magazine gözüm takıldı.
Adını bile duymadığım şirketlerin sahipleri,yanlarında botokslu eşleri ve bir dolu insanlar Bodrum,Göcek,Alaçatı'da muhteşem ötesi yatlarıyla tatil keyfindeler.
Yatlarına baktım,baktım da,bu yatların yıllık bakım giderleriyle kaç aile yıllarca geçinir acaba?
Senede,2 ay denize girecekler diye bu lüks yatları almak...
Sahi!
Ne kadar vergi veriyorlar acaba?
Yazının başında dedim ya,zenginin malı,züğürdün çenesine vururmuş.
Bir teknemiz yok ki,eşi-dostu ağırlayalım?
Aamaan,takıldığım şeye bakın.
Deniz vardı da biz mi tekne almadık? 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder