17 Nisan 2020 Cuma

#Bugünlerde,toprağa doydum desem yeridir.
Tamam!
Çalışıyorum da,yoruluyor muyum ne ? 
Ömür geçiyor,kalanı yakalayayım diye bir telaş koşturuyorum her yere.
Toprağı,kokusunu hep çok sevmişimdir.Bu nedenle,vakit buldukça tarlalara ,bahçelere kaçıyorum.
Kısmetime,bu kez de,değerli dostum,hiç anlamadığım bağ-bostan işlerindeki en büyük yardımcım,Ziraat Mühendisi İsmet Beyin böğürtlen tarlası düştü.
Bu tarlalarda hasat da yapacağız Mayıs ayında.
Artık,İsmet Bey,satacak ürün bulamayacak sayemde. 😂
Cidden,çok lezzetli bir ürün,İsmet Beyin böğürtlenleri.Bir de meyve suyu yapıyorlar.....
Müthiş! 
Uçsuz bucaksız araziler....
Kiminde mısır,kiminde sebze ekili.
Böğürtlenler çiçeğe durunca,ben de yerimde durmadım elbette ve bu güzelliği görmeye gittim.
İnsan,bakarken,dolaşırken yoruluyor,tarlada çalışan işçilere 'Allah yardım etsin 'diyorum.
Çiftçinin hakkı ödenmez.
Hayatımda ilke kez,Süne Böceği gördüm.Buğdayların içindeki sıvıyı çekiyormuş.Tabii,ortada henüz buğday olmayınca,böğürtlenlere dadanmış böcekler.
Sevimsiz şeyler.
Tarlaları gezerken çeşit çeşit bitki gördüm ama en güzeli Gelincikler....
Bütün tarlaların kıyıları gelincikler,sarı,mor çiçek açmış bitkilerle dolu.
Fiğ deniyormuş örneğin bir yem bitkisini gördüm,mor çiçekler açmıştı.
Bize güzel geliyor ama ,çiftçi ne diyor bilmem bunlara?
Nerden bileyim,bağımız,bahçemiz,tarlamız vardı da,ben mi anlamıyorum bu işlerden? 
Toprağa basmak,doğayı koklamak cidden insana çok iyi geliyor.Biz şanslıyız bu açıdan.
Böğürtlen çiçeklerine bayıldım.Bir de,üstündeki süne denen o böcek olmasa daha iyiydi ama.... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder