#Devlet, toplumsal düzeni ve sosyal istikrarı sağlayan ve kurumlardan oluşan tüzel bir varlıktır.
Devlet,sosyal refah, iç düzen ve halk sağlığı için uğraşır.
Hükümet ise,devletin devamlılığı açısından seçimle iş başına gelen yürütme organı.
Daha anlaşılır bir tanımla hükümet,vatandaşa 'Ben bu işi diğerlerinden çok daha iyi yapmaya adayım,beni iktidar yaparsanız,sizin için çalışırım' der ve seçimle yönetime gelir.
Hükümet,vatandaşı her türlü koruyacağını garanti eder.
Sağlıktan,eğitime,ekonomiden sanayiye,atacağı her adımı,ülke ve vatandaş çıkarları için planlar,uygular.
Yani,olması gereken,demokratik bir hükümet anlayışı bunu gerektirir.
Peki,bizde durum ne?
Bütün dünya,koronavirüs ile savaşıyor.Geç kalmış ve önemsemeyen ülkelerin yaşadıkları ortada.Hayattaki her şey gibi,saklayarak,öteleyerek,aldatarak bir yere varıldığı görülmemiştir.
Bir virüs,tüm dünyayı sarstı şu anda.
Aklı başında,bilimle olayı kontrol altına alan ülkeler bu işi başarıyor ama hala kolonya,dezenfektan,maske ve akşam saatlerinde camilerden yayılan dualarla bu işi kotaracağını sanan bizim gibi ülkelerde iş zor görünüyor.
Testleri,ne kadar çok yaparsanız,vak'a sayısı ve tanı ve tedaviyi de o oranda yakalarsınız ama hala günlük test sayısı 15 binlerde gezerken koronavirüsle savaşmak ne kadar iyi sonuç verebilir?
Devlet dedim,hükümet dedim de,hükümet,CHP'li belediyelerle uğraştığı kadar koronavirüsle uğraşsa,tıbbi malzeme,test sayısı,tedavi yöntemlerini iyi organize etse de,biz bu işten en az ölümle kurtulsak olmaz mı?
Hayır olmaz elbette!
Büyük şehirleri kaybetmenin hazımsızlığını hala yaşadıkları için,ülke sorunlarına eğileceklerine CHP'li belediyelere sardılar.
Oysa,söz konusu olan insan hayatı.
Hükümetin anlaması için daha ne yaşanması gerekiyor acaba?
Hükümet olarak,krizi iyi yönetemiyorlar.
Tek bildikleri şey ,kendi çıkardıkları kuralları kendileri çiğnemek ve vatandaşa verilecek hizmetlere engel olmak.
Konya'da,bağış isteniyor,Gaziantep'debağış isteniyor,hatta Kadir Topbaş zamanında yardım toplanıyor da,konu Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu olunca mı tehdit,hesapları bloke etme uygulanıyor?
'Söz konusu vatansa,gerisi teferruattır' demeyi bilmiyorlar hala.

Ben,devlete çalışan biri olarak artık,atölyem açılsın istiyorum,derslerim başlasın istiyorum,üretmek istiyorum,harcadığım emeğin karşılığını almak istiyorum.
Nereye kadar sürecek bu durum?
AKP-MHP hükümetinin,artık aklını başına alması gerekiyor.Vatandaşı tehditle,hizmeti aksatacak engellerle ülke yönetilmez.

Hükümete düşen görev,'Her şey vatandaşımız' için diyerek acilen önlemleri artırmak,sahra hastaneleri kurmak,işsiz kalan,ekonomik sıkıntıya düşen vatandaşına garanti vermek ve bu süreci en az hasarla atlatmak olmalı.
7 maaş,1 maaş,üç maaş diyerek bu göstermelik tutumla bu ülke kurtulmaz.
Bu işin,bir de koronavirüs sonrası var.
Ülke,tepetaklak gidiyor,bunlar hala hesapları bloke etme derdinde.
Ne iktidar hırsıymış!
Hepimiz,aynı gemide falan değiliz.
Onlar en lüks gemide sefa sürüyor,bizler ise sandaldan denize düşmemek için çırpınıyoruz!
Olan bu!