21 Nisan 2020 Salı

#-İktidara geldiğimizde doğru düzgün ambulans yoktu!
Tam da 'Ti'ye alınacak bir açıklama daha.
Kim demiş,niye demiş,orayı okumak da size ait ama
korkarım,bu işin sonu ateşin icadına kadar gidecek.😂
Az daha bu sanrı devam ederse,tekerleğin icadından başlayacak,elektriğin bulunmasına kadar uzayacak konu. 
Çok haklılar elbette.
Biz neydik ki?
Kendi halinde yaşayan,uygarlık nedir bilmeyen,okumayan-yazmayan,düşünmeyen bir topluluk. Afrika'nın henüz keşfedilmemiş kabilelerinden farkımız var mıydı?
Kağıt bulunmamıştı bu iktidar işbaşına gelene kadar.Resimleri,mağaraların duvarlarına çiziyorduk.
Hayvanları avlıyor,postlarından kıyafetimsi şeyler giyiyorduk.
Çatal-bıçak bile yoktu çünkü,henüz maden de icat edilmemişti bunların zamanında.
Butları,tıpkı Erol Taş gibi ellerimizle tutarak yiyorduk,peçete de olmayınca,üstümüze başımıza silip ,bir köşede kıvrılıp yatıyorduk.
Peçete demişken,tuvalet kağıdı da henüz icat edilmediği için bulduğumuz her taşa.....
Neyse,daha fazlası ayıp olmasın. 
Çocukluğumda,Ayhan Işık-Belgin Doruk'lu filmler olurdu siyah beyaz.
İlla ki, o genç kızın başına bir şey gelirdi.Ya, röpteşambırlı bir iş adamından gebe kalırdı ya da 'Görüyorum,görüyorum' diye bir hastane odasında gözlerindeki sargılar açılınca makyajlı gözleriyle gülümseyerek bakardı.
Filmdi işte.
Ama bir ayrıntı var ta o yıllarda.
Kapıya bir Cankurtaran yanaşırdı,üstünde armasıyla.Başında kep'i hemşire ve şoför,hastayı kaptığı gibi,canhıraş bir sirenle hastaneye yetiştirirdi.
'Acaba' diyorum, Cankurtaran'ın adı Ambulans oldu ya!
Aradaki o farkı bilmeyip de,Ambulansın,kendi zamanlarında icat edildiğini falan mı sanrıladılar? 😉
Çocuktum,babam hastalanmıştı,ambulans gelmişti eve.
Çocukluğum derken,ta Taş Devrine kadar uzanıyor yani ,o kadar eski. 😂
Ne tesadüf ki,2 yıl önce o zalim Zeytin Bahçesinde düşüp ayağımı kırdığımda da,tam teşekkülü bir ambulans gelmişti beni almaya.
Tanrım!
Ya bunlar iktidarda olmasaydı da,ben yine düşseydim ve ambulans olmasaydı! 😲
Binlerce teşekkür ediyorum,bana bu ambulans nimetini verdikleri için.
-Dualarım sizinle!
-Tanrı,sizi başımızdan eksik etmesin.
-Tanrı,ne muradınız varsa versin.
Sayenizde hidayete erdim böylece. 
Aklıma bir şey takılmıyor da değil.
Günlerdir mahallede,ambulans sirenlerinin biri gidiyor,biri geliyor.
Diyorum ki;Şu koronavirüs vak'asında çok önceden gerekli önlemleri alsaydınız da,köyler,mahalleler karantinaya alınmasaydı,belki o insanlar ölmezdi,belki o ambulanslara hiç gerek kalmazdı hani.
Hala bir maskeyi bile vatandaşa dağıtamayan bir iktidar var karşımızda ama çok şükür ki,tam teşekkülü Ambulansları gördük sayelerinde.
Düşünüyorum ya!
Hani,sorguluyorum ya yaşadıklarımızı!
Hep bundandır sorularım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder